Beyaz ve boş bir defter vardı öğretmenin masasında;
Sahibi belli olmayan…
…..
Çocuklardan biri şöyle diyordu içinden:
"Alıştırma defterim bitmek üzere… Babama, yeni bir deftere ihtiyacım olduğunu nasıl söyleyeceğimi düşünüyordum ben de!.."
Başka bir çocuk şöyle diyordu:
"Böyle bir defterden; sayfalarını yırtınca tam yirmidört tane, teli sökünce oniki tane büyük boy uçak çıkıyor!.."
Bir diğeri şöyle diyordu:
"Günlük tutmak istiyorum. Ama hatıralarımın orada burada değil, yeni bir defterde olmasını istiyorum…"
Bir başkası da şöyle diyordu:
"Bana, okulda ve okul dışında lüzumlu olacak pratik bilgilerle sık sık karşılaşıyorum. Bunlara istediğim zaman, tekrar ve kolayca ulaşabilmek için onları bir defterde toplamak istiyordum…"
Adam, ağır ağır yürüyordu…
Yaklaştıkça bunun kendileri için yeni biri olduğunu farkettiler; henüz tanıyan yoktu…
…..
Biri şöyle diyordu içinden:
"Allah’ın garibi, kim bilir nerden beri yürüyor. Bir çay söyleyeyim de içi ısınsın, yolcunun duası kabul olurmuş!.."
Başka biri şöyle diyordu:
"Tam zamanında geldi… Baksana, bunda bir kumarbaz tipi var. Biz de zaten dördüncü adam arıyorduk!.."
Bir diğeri şöyle diyordu:
"Kömürlükte yapılacak işim var, acaba buna versem yapar mı?.."
Bir başkası şöyle diyordu:
"Kimbilir nerden gelip, nereye gitmekte… Kim bilir neler görmüş neler geçirmiştir bu adam… Kim bilir onun ne çok anlatacak şeyi, ve benim ondan öğrenecek ne çok şeyim vardır!.."
Biri şöyle, biri böyle… Her biri, ötekilerden farklı şeyler geçiriyorken zihninden… Öğretmen, eline aldığı defteri kaldırarak sordu:
"Buna kim sahip olmak ister?.."
Bütün sınıf aynı anda parmak kaldırarak;
"Bennn" diye bağırdı!..
……….
(Yazı harici bir not)
Boş bir defter meraklardaydı o sıra;
Acaba "kimin" eline düşeceğini!..
Stop
Muammer Erkul
16 Kasım 2002 Cumartesi