Bil artık ! [20 Ağustos 2003 Çarşamba]

Özlemek ile özlenmek arasındaki fark nedir sence?..

Bal beklerken benden herkes…
Ben, senin canını yakmışsam eğer,, veya, yani; senin canın yandıysa “ben” yüzünden…
Bil ki artık;
Ben yoktur yer yüzünde!..

Senin canın yanar, sanki bir oyunda gibi;
Ama benim canım; yanıp kül olur, biter, tükenir, kalmaz artık ve ben kalmam gayrı ayak basılan, kanat çırpılan, nefes alınan hiçbir yerde…
…..
Yani…
Akrep, vurur iğnesini canına; haykırırsın…
Arı ise; “canını” vurur senin tenine!..

Halbuki, biliyorum;
Canım, acımayı unutmuş!..
…..
Halbuki sen, pembe bir tavus kuşu ibiği gibiydin başımda…
…..
Halbuki sen susardın, ve ben dinlerdim seni…
Sen susardın ve ben “susuşunu” dinlerdim; sen, bir tavus kuşu sorgucu gibiyken başımda!..

Söyleme, biliyorum: Ağlamadan gülünmüyor..
Öğrendim, biliyorum:
Pembenin dibi tutmuşuna denirmiş kırmızı… Yani, pembeler gül kokarken, kırmızı sevdalar yanık kokarmış!.. Pembe sevdanın tadı bi başka olur, vazgeçilmez olan da bu lezzettir, tadan bilir…
…imiş!..

Hadi, bil;
Özlemek ile özlenmek arasındaki fark, nedir sence?..

Söyle artık;
Özlemek ile özlenmek arasındaki fark, nedir sence?..
Hadi…
Bil artık!

Stop
Muammer Erkul
20 Ağustos 2003 Çarşamba


 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir