Bu ülkenin nehirleri [16 Mayıs 2008 Cuma]

Bütün imkânlar var elinde; alet edevat, cihaz makine, araç gereç, dilediğin kadar yardımcı, kılavuz ve bugüne kadar yazılmış, saklanmış bütün bilgi ve tecrübeler…
Üstelik gözün açık ve aklın başında…
Var mı daha başka da istediğin?..

Şimdi, elinde bunca bilgi ve tecrübe ve donanım varken; istediğin vasıtalara binip seyahat etmen serbestken, üstelik en detaylı haritalar önünde açıkken…
Araştırdığın zaman bulabilir misin;
Hangi dere hangi dağın altından, hangi ovanın ortasından, hangi ağaçların arasından geçiyor?..

İstediğin kişiye sorabilirsin;
Hangi çay hangi kayalar arasında, nasıl tepinir?.
Hangi ırmak, ne kadar zamanda ne kadar su taşır?..
Hangi nehrin uzunluğu ne kadar?..
Ve neden bazısına “kızıl” denir bunların, bazısına “yeşil” denir, ve “deli” denir bazısına?..

Herkes bilir, değil mi; bu ülkenin bütün suları akaaar gider durmadan, bir yerlere doğru…
Ve herkes bilir; bu ülkenin nehirleri, bir yerlerde son bulur…

Herkes bilir;
Akışına bakılarak, varacağı yer tahmin edilebilir bir suyun…

Hayatın boyunca araştırabileceğin, ve de zaten herkesin sana “öğrenmeni” tavsiye ettiği soru şu:
Bunca nehir varken bu ülkede…
Ve de senin elinde, istediğin kadar imkân, bilgi, tecrübe varken…
Sorsan, ve okusan, ve gözleyip araştırsan öğrenebilir misin;
Hangi ırmak ak denize dökülecek sonunda…
Ve hangi nehir kara denize?..

Hadi şimdi, söyle kendine;
Bu cevabı bilebilir misin, ve şu sorunun ardındaki soruyu bulabilir misin:
Hangi nehir, hangi yollarda olduğu için “kara” denize doğru yuvarlıyor kendini?
Ve hangi nehir; “ak” denize doğru, nerelerden süzülüyor?..
 

Stop
Muammer Erkul
16 Mayıs 2008 Cuma

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir