İçindeki ilkbahar [06 Mayıs 1999 Perşembe]

Sahi… Sahi eğer sonbaharda geliyor olsaydım yazı yok eder miydin?..

Beğenmedim bunu. Çünkü eğer gelen ben olsaydım; ne sonbaharı beklemene, ne de yazı yok etmene gerek olurdu…
Çünkü ben; “içindeki ilkbahar”a gelirdim.

Keşke senin için bir şeyler yapabilmiş olsaydım, diye düşündüğün sürece yanılırsın…
Sen her zaman benim “ışığım” oldun.

Işığı gören bir yarasa duydun mu?

Her zaman ipleri avucunda hisset…
Gücünü hisset…
Bir şeylerde etkin olduğunu ve bu etkinin de geleceğe temel olduğunu hisset….

Herkeste güç var… Önemli olan; bu gücü doğru yerde kullanmak, değil mi?

Evet… Hepimiz “geleceği inşa etmekten” bahsediyoruz aslında…

İyi bir gelecek herkesin isteğidir…
Başkalarınınkini bilmiyorum, ama benimki iyi olmak zorunda.
Bundan vazgeçmemeliyim…
Tek bildiğim bu, diyorsan iyi diyorsun.

İnandığını düşün… Düşündüğüne inan.
Ve, yürü!

Dur şimdi. Dur bir dakika…
Sahi… Sahi eğer sonbaharda geliyor olsaydım, yazı yok eder miydin?..

Beğenmedim bunu. Çünkü eğer gelen ben olsaydım; ne sonbaharı beklemene, ne de yazı yok etmene lüzum kalırdı…
Çünkü ben;
“İçindeki ilkbahar”a gelirdim.

Ama… Sen hâlâ çiçek kokuyorsun değil mi?
Ve ben, başımı göğsüne koyduğumda içindeki cıvıltıları duyacağım değil mi?..
Üstelik, parmakların, ılık bir bahar rüzgârı gibi dolaşacak saçlarımın arasında, değil mi?
Söylesenee… Değil mi?!

Bir elma, bir armut, bir elmayla bir armut eder!..
Ama bir sen ve bir ben; bir “deli” eder!
Bir gece ile bir gündüzün, “bir gün” edişi gibi…

Sen bari anlıyorsun değil mi yazdıklarımı?..

İşte bunun için de harikasın;
Anlatamadıklarımı…
Üstelik, “benim de” anlayamadıklarımı anladığın için!..

Ve nihayet; Vakti gelir…
Sabrın koordinatları kesişir bir gün.
Beklenen; ısıya duyarlı, sevgiye duyarlı bir füze gibi yapışır hedefine.
Beklenen; sanki kendine yazdığın bir mektup gibi senin olur!
Bekleyişler son bulur.

Ve nihayet, bekleyişler son bulur;
Buluşuruz…
İlk baharında,
İçinin!
 

Stop
Muammer Erkul
06 Mayıs 1999 Perşembe

2 yorum

  1. Sonbaharı bekletmeden, yazı yokettirmeden.. Gerçek sevgili böyle gelir… 🙂

    Vuslat

  2. Muammer abi bunlar nasıl sözler, bu sıradan kelimeler nasıl bu kadar çarpıcı olabilir.. (: Allahü teala kaleminizi kuvetlendirsin, tesirinizi misli ile arttırsın. Vesselam…

    UĞUR ERTAŞ

Vuslat için bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir