Develer hakkında neler biliyorsunuz?
Ben de hiçbir şey bilmiyordum. Ama şimdi bu yazıyı yazarken; ayağımın altında bir hatıra keçe, hemen şu kenarda bir turuncu poşu ve salon kapısının ağzında da bir kıl heybe var… Deve güreşlerinin yapıldığı meydanın kenarında satılan deve sucuğunun son parçası önceki gün bitti. Deveciler.com sitesine üye oldum ve hemen her gün uğramaya çalışıyorum…
Bir gün internet ortamında dolanırken, kafasına çuval geçirilmiş, biraz da tuhaf gözüken bir devenin fotoğrafını görmüştüm. Altında da yorumlar vardı. Konuyla hiç alakası olmayan bazı kimseler bu resmi görünce kendi aralarında eğlenmek için birçok şeyler yazmışlardı…
Fakat baktım ki, en altta bir yorum daha var…
Bunu yazan kişi, belli ki bu fotoğrafı görmüş, sonra onun görünüşüyle alay edenlerin yazdıklarını okumuş, bu deve resmini sanki bir canlı hayvan gibi orda öylece bırakmaya gönlü elvermediğinden; sırf o kimselere cevap yazmak için bu siteye üye olup, elinden geldiği kadar da saygılı olmaya çalışarak şunları yazmış:
“Öncelikle hepinize iyi günler dilerim. Bu siteye üye olmamın nedeni sadece bu fotoğraf ve yapmış olduğunuz yorumdur. Şimdi burda yorum yapan arkadaşlara ve bu resmi koyan şahsa soruyorum ben: Kaç kere hayatınızda deve güreşine gittiniz? Kaç kez bir devenin bakımına şahit oldunuz? Size göre eziyet mi bu deve güreşleri? Önce gidin de, bir güreş devesinin kendi evinde nasıl bakıldığına şahit olun. Ondan sonra bu yorumları yapın!.. Öncelikle çuval olayına gelelim: Bu resimdeki deve belli ki güreşe yakın bir yerden katılıyor, o yüzden kamyonu brandasız (çünkü arkada ağaçlar, yamaç görünüyor). Ve o çuval ile, soğuk almasın diye kulakları, burnu örtülüyor… Eğer ki uzak bir yerden gelseydi, brandalı kamyonda gelirdi ve suratı örtülmezdi… Diyorsunuz ki; deve kini. Tamam, deve kini var. O tamamıyla sahibiyle alakalı. Ne ekersen onu biçersin misali… Ve bu çuval olayı; kamyona sarılırken bazı develerin tamam gözleri kapatılır, örtülür. Neden? İnsanlardaki yükseklik korkusu gibi aynı… Sen eğer yüksekten korkarsan merdivene tırmanamazsın de mi?.. Bu da aynı öyle işte… Ama. Bir evde eğer güreş devesi varsa; o deve, evin küçük oğlu gibi sevilir, giydirilir, bakılır, ilgi gösterilir fakat aynen evin babasıymış gibi de saygı duyulur… Benden size bir tavsiye: Bir şeyleri yazmadan, yorum yapmadan önce, araştırın da öyle yapın… Bu deve sevgisi ne köpek sevgisine, ne de kedi sevgisine benzer. Siz hayvan severliği sadece elinde tasmayla kedi köpek gezdirmek sananlardansınız, ama bu konuda cahilin en önde gidenisiniz!.. Bu develer sizin çocuğunuza baktığınızdan daha iyi bakılıyor. Eminim ki siz, kendi çocuğunuzu, bizim develeri sevdiğimiz kadar sevmiyorsunuzdur…
Bir şeyleri bilerek yazın. Öğrenmek istediğiniz her şey; www.deveciler.com ve www.deveguresleri.com adresinde de var…
Öylesine, ağzım açık kaldım… Değil bir devenin, resminin bile “bilmeyenler” arasında alay konusu olmaması için; bu kadar samimi, bunca içten yazılmış satırlar bana bambaşka ufuklar açtı… Bu iş böyle oturarak anlaşılmaz, yürü güney Ege’ye!.. Dedim…
Bugünkü yazımı da; ara sıra develi yazılar yazarsam şaşırmayasınız, diye yazdım…
Stop
Muammer Erkul
20 Ocak 2008 Pazar