Duygu Bahçemiz (ŞEYTAN BACAĞI KIRMAK – Hicran Seçkin)

Dün alışveriş merkezinde dolaşırken bir kenarda kara kalem resimler gördüm.
"Eser incelemek" sözün geldi aklıma, yanına gittim.
"Onbeş dakikada" mıydı ne, "kara kalem resminiz çizilir" gibi bir cümle yazıyordu resimlerin yanıbaşında ve bir de adam vardı az arkada…
Belli ki talep yoktu, önünde bilgisayar karıştırıyordu.
Resimleri inceledim biraz, çizmekle ilgili aklıma gelen birkaç da soru sordum.
Bezgin ve ilgisizce cevap verdi. Hani, kimsenin rağbet etmediği malları elinde kalmış da, al n’apacaksan der gibi bir tavırla…
Çizip örnek olarak koyduğu iki kara kalem çalışmadaysa, popüler dizilerde boy gösteren iki oyuncunun resmi vardı…
Çizdiklerinin sol üst kenarına ise, onlara bakarak çizdiği anlaşılan minik birer gerçek resim raptetmişti.
Resimlerin bir kenarlarında o oyuncuların isimleri de vardı, ama ben çizgileriyle ilgilendiğim için baksam da görmemiştim. İlgilenmemiştim daha doğrusu.
Ordan ayrıldıktan sonra yanımdaki partnerim kendi kendine mırıldanır gibi; "Falan dizideki falanla, filan…" dedi.

Bir boşlukta da epey zamandır kurulu olan bir kitap standı vardı, upuzun. Oraya gittikçe o standa da bakardım bazen. Ama bu defa yine "incelemek" sözün için baktım…
Böyle bakınca, daha önce baksam da görmediğim başka şeyler de görebildim. Kitapların yazılarında, çizgilerinde… Ve bunları görüp geldikten sonra, çizmeye çalıştığım resimlere daha cesur çizikler attığımı farkettim… Resime biraz daha çok benzer oldu sanki. Sonra da yazdığım yarım masalımı çıkarttım. Ona da "daha cesur" cümleler kuracağımı zannediyorum, artık…

..Bunları isee; twitterdaki, bu ayda faal olmayan "şeytanın", elbette ortalıkta olamayacak olan "bacağını" kırmak mevzuu…
Ve "yarın yaparım" demek konusundaki cümlelerini okuduktan ve hissettikten sonra yapabildim tabi ki:) "Şimdi, şu anda yaparım" deyince ancak yapılabiliyormuş birçok şey…

"Şeytanın bacağı" sandığımız şeyler de aslında kendi içimizdeki barikatlarmış meğer…
Şeytanlar ortalıkta olmayınca asıl suçlu da meydana çıkıyormuş böylece 🙂
Bir değil bin defa teşekkürler güzel insan; Sevgili Muammer Erkul abiciğim…

Hicran Seçkin

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir