
Enver Abi, her zaman olduğu gibi büyük küçük herkesle ilgilenir, onların gönüllerini alır, hatırlarını sorar; bazen de latife yapardı. Çocuklar bilhassa Holdingdeki yemek sohbetlerinde ihtirâm mangası gibi saf olup dört gözle Enver Ağabeylerini beklerlerdi. Enver Abi onlara:
– "Siz kimsiniz, ne yaparsınız" diye sorar, Onlarda yüksek ve ahenkli bir sesle, koro hâlinde:
– "Biz Enver Abinin dava arkadaşlarıyız. Kitab dağıtır, kitab satarız" sloganını üç kere tekrar ederlerdi. Bu sloganı her defasında istiflerini hiç bozmadan aynı şekilde, aynı canlılıkla haykırırlardı.
Tabiî işin içinde kitab da olunca, Enver Abi bundan çok memnun olur, her çocuğun yanağından okşar, bazılarının yanağından da kesme alırdı. Zira kitab satışına giden abilere "Yüzakı mücâhidlerim" derdi.
Bu manzara yemek bitişinde de tekrarlanırdı.
Enver Abi, Mekânın Cennet, Makâmın âlî olsun.
İnşâallah bizlerde şefâ’atinle Sizlerle birlikte oluruz.
Biçâre İrfân der ki; gârîb kaldık cihânda,
Enver Abi şefâ’at et, kurtulalım mizânda.
Muhammed İrfân <Ercan Bozoğlu> (Türkiye "Hoşsada" sayfası / 18 Mart 2013 Pazartesi)