Gözlerimde yer yoktu!
Senden başka sen yok ki…
Biliyorum bunu
Ve biliyorum, yıllardır beni gözlediğini; tuzlu suyun ardından bakan bir yosun gibi…
Biliyorum; bildiklerimi “bilmediğimi” zannettiğini!
Senden başka da sen yok ki!
Ama, yine de her zaman birşeyler var gülümsemeye değen…
Değil mi?
Sadece, “görmeyi seçmek” zor geliyor bize bazen!
Omuzum, elbette müsait…
Olan ne kadar çok şey de olsa, güvenebilirsin bana;
Gözyaşlarını bile duyacak kadar sessiz kalabilirim…
İlk veya son defa, farketmez…
Ağlayabilirsin, ilk veya son defa. Ağlayabilirsin hıçkıra hıçkıra ve sarsıla sarsıla. Ağlayabilirsin, sıkıldığımı düşünmeden…
Utanma; gözlerimi kapayabilirim!
Ve gözlerim kapalı kalabilirim sırılsıklam oluncaya kadar!
Hadi, bil artık sen de;
Senden başka sen yok ki…
Yine de her zaman birşeyler var gülümsemeye değen…
Ama bazen “görmeyi seçmek” zor geliyor bize. Değil mi?..
Hatırla;
Sen varken de “titriyordu” güneş, suya düşerken!..
Hatırla;
Soğuk değildi, ama sen de titriyordun.
Değişmeyen şey “yıldızımız” mı ne!..
Gözlerin parlıyor mu yine, ona bakarken; benim gözlerim gibi?
Yoksa sen, denizler ötesinde, kendi “kara”larında mısın?..
Gözlerinden düşürüp, bana bir yıldız bıraktın;
Gözlerimde taşıyayım diye…
Affet… Olmadı…
Yapamadım.
Gözlerimde hiçbir zaman yıldızına yer olamadı;
Gözlerimde sen vardın!
Biliyorum, yıllardır beni gözlediğini, tuzlu suyun ardından bakan bir yosun gibi…
Biliyorum; bildiklerimi de bilmediğimi zannettiğini.
Biliyorum; senden başka da sen yok…
Ama yine de biliyorum; her zaman bir şeyler var gülümsemeye değen…
Değil mi?..
——————————————————
E-mail kutusu
From: Betul Kurt
To: Muammer.erkul@ihlas.net.tr (muammer.erkul@ihlas.net.tr)
Date: 26 Mayıs 1999 Çarşamba 16:55
Subject: Yazılarınız hakkında
İyi günler muammer abi,
size belçika’dan selamlar, sevgiler,
yazilarinizi yıllardır okuyorum ama hiç cesaret edip iki satır yazamadım, ama şimdi yazıyorum. Sizin yazilariniz nasil bu kadar güzel diye düşünüyorum ama içi güzel ve temiz olunca bir insanin yazilarinin güzel olmamasi için hiçbir sebep yok.
Belki bana inanmayacaksiniz ama ben bazen yalancilarla karşı karşiya gelmiş oluyorum ya da bir darbe yemiş oluyorum, o gün sizin ve selin dilmenin yazilarini okuyorum ve sanki o an hissettiklerime cevap veriyor muşsunuz gibi oluyor tam o gün yalancılar, veya hainler veya aşklar üzerine yazmiş oluyorsunuz. Sizi okuyorum ve kendimi daha iyi hissediyorum.
Size sonsuz teşekkürlerimi sunarim.
Siz ne olursa olsun yazmaya devam edin, bizi sizin gibi insanlardan mahrum etmeyin, çünki sizin gibi insanlarin sayisi çok az su koca alemde.
NE DEDİLER
Abiler, dinleyin…
Esnaf abilerim bidakka durun yaa…
İnanın yanlış yapıyorsunuz, durun biraz düşünün ya…
Benim bir menfaatim yok. Ben maaşımı İhlas Holding’ten alıyorum. Bahsi geçen STOPAJ vergisiyle uzaktan yakından hiçbir alakam yok…
Stopaj vergisinden bana bir tek kuruş geliyorsa no’oliyim.
Yanlışlık yapmayın…
Esnaf, abilerim, bidakka durun ve dinleyin yaa…
Muammer Erkul
Stop Haber
Şu kuşlar da bir geveze, bir geveze sormayın…
Söylediklerine göre, “Ben tatile çıkıyorum” diyen Gürbüz Azak abimiz, her sene olduğu gibi doldurmuş arabasını ve basmış gaza. Önce Tekirdağ’a uğramış. Sarıköşk sanat galerisindeki ağaç oyma resim sergisini gezmiş ve Yaşar Urcun’un “Tekirdağ evleri” tablosunu satın almış. Bu resim, oradakilerin en güzeliymiş…
Şimdi de kuşlar tahmin ediyor… Diyorlar ki; “Gürbüz Abi Çanakkale’de fazla kalmaz. Güneye, dünya güzeli Turgut Reis’e varır, çarşıya iner bir akşamüstü ve “Sevgi yolu” sokağında bizim için de bir dondurmalı muhallebi yer.
Bu tatil birbuçuk ayı da buluur, iki ayı da!
Güveni oluşturmak yıllar alıyor. Yıkmak ise bir dakika!
Stop
Muammer Erkul
09 Haziran 1999 Çarşamba