İhtiyaç listesi (!)
Günlerden beri merak etmekteyim; Fatih Terim’in kafasından geçenleri…
Biliyorum ki ciddi huzursuzluklar içinde hoca.
Onun (kupayı aldıktan sonra) yaşadığı baskıyı ben kaldıramazdım ve kolay kolay hiçbiriniz kaldıramazdınız…
Eğer başarılı olunabilirse Galatasaray yönetiminin ve Süren’in en büyük başarısı; (Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ve hemen hemen bütün siyasi parti liderleriyle milletvekillerini bu işe alet ederek) Fatih Terim’i takımının başında tutması olacaktır…
…..
Fatih hoca, herkesin bildiği şartlarını koymuştu ortaya…
Biliyordu ki bu yönetim bunları çözebilecek mecale sahip değil…
Biliyordu ki bu yönetim, takımın bu kupayı kaldıracağına bu ülkedeki en son insandan bile sonra inanmıştı…
O yüzden de belki aklından en son geçen şeydi devam etmek…
Bugüne kadar başarılmamış olanı başardıktan sonra, alnının akıyla Galatasaray’a veda etmek, yapılacak en doğru şey olarak görünüyordu onun gözünde…
Ama, devlet eli karıştı işe ve öyle olmayacak gibi görünüyor.
Peki diğer boyut?..
Yani yardım konusu…
Adı ister hibe, ister teşvik primi, ister ülke tanıtımı her ne olursa olsun… Yani Galatasaray’a devlet tarafından ödenecek olan para.
Herkes bir şeyler söylüyor ve daha çok şey de söylenecek.
Bence yapılması gereken tek şey; “NE YAPILMASI GEREKİYORSA BİR AN EVVEL YAPILIP ŞİMDİYE KADAR ÇOKTAN BİTMİŞ OLMASIYDI…”
İkincisi de şu ki;
Madem bu başarıdan sonra “geriye dönük” bir uygulama yapılıyor, o zaman biraz daha geniş bakmakta fayda var…
Ülkeler arası yarışmalarda, şampiyonalarda başarılı olmuş pek çok insanımız ve sporcumuz şu an acaba hangi şartlar altında yaşıyor ve hayatını ne şekilde kazanıyor?..
Merak etmeye ve araştırılmaya değer.
Ama şu andan itibaren, bu kadar tartışmayı ve kavgayı bitirecek (en azından azaltacak) bir çözüm de; bahsi geçen 40-50 milyon dolarlar gibi “akıllara eziyet” paralar ile, “yanlış yönetilip borca batmış bir takıma” prim vermek yerine;
“-FATİH HOCA, GEL BAKALIM BURAYA…
SENİN NEYE İHTİYACIN VAR?..
HANGİ FUTBOLCUYU İSTİYORSUN ŞU YERYÜZÜNDE?..
SEÇ, BEĞEN, SENİNDİR!..” demek…
Unutmasın hiç kimse;
Bu kupa bu ülkeye gelinceye kadar başarılı olan Galatasaray kulübü değil, Fatih Terim ve onun ekibiydi…
Doğru değil mi?.
Ülkenin neye ihtiyacı var? Başarıya.
Başarının neye ihtiyacı var? İstenilen adamların terreddütsüz alınmasına ve çalışmaya…
…..
Bence devletin, ödeyeceği parayı; “kendi yanlışlarından dolayı batağa saplanmış olan kulüp” yerine, teknik direktörün sunacağı “İHTİYAÇ LİSTESİ”ne harcaması ÇOK DAHA MANTIKLI olur…
…Ve bunca tartışma da nihayete erer.
———————————————————
Kızılderili atasözleri
Daha önce hiç böyle bir arada görmemiştim.
Hoşuma gitti, sizinle de paylaşmak istedim. Buyurun bakalım, sizlere Kızılderili atasözleri:
* Ölüler güç ve bilgilerini beraberinde götürmez, yaşayanlara ilave eder.
(Hopi Kabilesi)
* Düşmanımı cesur ve kuvvetli yap! Eğer onu yenersem utanç duymayayım.
(Apache Kabilesi)
* Şeytan hakkında konuşmayın. Gençlerin kalbinde merak uyandırır.
(Siyu Kabilesi)
* Bir kere “Al şunu” demek, iki kere “Ben vereceğim” demekten iyidir.
(Kabilesi bilinmiyor)
* Su gibi olmalıyız. Her şeyden aşağıda, ama kayadan bile kuvvetli.
(Siyu Kabilesi)
* Bir başkasının kabahati hakkında konuşmadan önce daima kendi makoseninin içine bak.
(Sauk Kabilesi)
* Bir düşman çok. Yüz dost azdır.
(Hopi Kabilesi)
* Kehanet, muhtemel bir olayı kesin bir bakış ile görmekten başka şey değildir. Hava ya bulutlu olacaktır, ya da güneş açacaktır.
(Cherokee Kabilesi)
* Komşun hakkında hüküm vermeden önce, iki ay onun makosenleriyle yürü!
(Cheyenne Kabilesi)
* Doğum yapan her şey dişidir. Kadınların ezelden beri bildiği kainatın dengelerini erkekler de anlamaya başladıkları zaman, dünya daha iyi bir dünya olmak üzere değişmeye başlamış olacaktır.
(Mohawk Kabilesi)
* Unutmayın çocuklarınız sizin değildir. Onu Yaratıcı’dan ödünç aldınız.
(Mohawk Kabilesi)
* Arkamda yürüme, ben öncün olmayabilirim. Önümde yürüme, takipçin olmayabilirim. Yanımda yürü, böylece ikimiz eşit oluruz.
(Ute Kabilesi)
*Günümüzde insanlar bilgiyi arar oldu, hikmeti değil. Halbuki bilgi mazidir, hikmet ise istikbal.
(Lumbee Kabilesi)
* Aşkı tanıdığında, Yaratıcı’yı da tanırsın.
(Fox Kabilesi)
*Allah’ın kelimeleri meşe yaprağı gibi sararıp düşmez; çam yaprağı gibi ilelebet yeşil kalır.
(Mohawk Kabilesi)
Stop
Muammer Erkul
26 Mayıs 2000 Cuma