Mektuplar / Hüdayi Yolu ile ilgili bir kitap


From:
selcukalk@hotmail.com
To:
muammer.erkul@tg.com.tr
Subject: Hüdayi Yolu ile ilgili bir kitap
Date: Sat, 12 May 2012 09:12:30 +0000

Merhaba Muammer Bey,
Aşağıdaki linkteki yazınızda Hüdayi Yolu ile ilgili, yaklaşık 3 yıllık bir emeğin ürünü olan bir kitap hazırladık.

http://www.turkiyegazetesi.com.tr/makaledetay.aspx?ID=322381

Umarım, romanımız bu misyona hizmet eder…Konuya herkesin ilgisini çekmek amacıyla kitabı roman olarak yazdık.
Hatasıyla, kusuruyla Hüdayi Yolu için bir katkımız olsun dedik.

İnsanız, kusurumuz da olmuştur, beşer ,şaşar ancak niyet halis…
Bu maili size göndermemin nedeni de yukarıdaki linkte yer alan yazınız…
 Kitabın linkini aşağıda veriyorum.
http://www.kitapyurdu.com/kitap/default.asp?id=600263

Rahatsız ettiysem kusura bakmayın.
Allah’a emanet olun, iyi çalışmalar…

Selçuk Alkan



Date: Sun, 13 May 2012 12:49:59 +0300
Subject: Re: FW: Hüdayi Yolu ile ilgili bir kitap
From:
mmmerkul@gmail.com
To:
selcukalk@hotmail.com

Maşallah…
Allahü teala mübarek etsin…
Hüdayi Hazretleri’nin şefaatlerine kavuştursun sizi, bizi ve bütün bu kitabı okuyanları ve o büyükleri sevenleri.

Ne kadar çok olursa o kadar iyi olur böyle çalışmalar.
Bizim de çıkacak inşallah, BKY’de basılması gündemde…
Hayırlısı.
 
Sizin kitabınızın hangi yayınevinde olduğunu göremedim. Okumak isterim, en kısa zamanda alacağım inşallah.

Ayrıca, bbizim sitemizdeki HATIRALAR SOKAĞI bölümüne koymak için bir kaçı satır yazarsanız, hem hatıraların derlendiği o bölümde sizin kitabın da tanıtımını yapmış oluruz, hem kapağının resmini yayınlarız, hem de merak edenlerin satın alabilecekleri adres veya linki veririz.
Sitedeki o bölümün linkini de bütün site grubuna dağıtırız, inşallah.

Tekrar hayırlı olsun, çok sevindim…
İrtibatta kalalım.
M:)

 


kimden:  SELÇUK ALKAN selcukalk@hotmail.com
kime : mmmerkul@gmail.com
tarih : 13 Mayıs 2012 13:42
konu :  Teşekkürler 🙂

Allah razı olsun Muammer Bey , çok teşekkür ederim.Birkaç satır karalamaya çalıştım ve siteden de gönderdim bir yazı…

Altta da renkli olarak size takdim edeyim dedim aynı yazıyı…

Kitabım, Kent Kitap’tan yeni çıktı…Kitapyurdu’nda satışa açıldı…

Tabi bu arada kısaca kendimden bahsedeyim.

Ben 20 yıldır eğitimcilik yapıyorum.İstanbul doğumluyum ama 20 yıldır Malatya’da yaşıyorum…

Buradan evliyim, bir de oğlumuz var 17 yaşında…

Daha önceden yayınlanmış kitaplarım da var 4-5 tane…

İrtibatta kalalım Muammer Bey,İstanbul’a arada bir uğruyorum,gelirsem sizi de ziyaret etmek isterim kısmetse…

Kitabı alacağınızı söylemeniz büyük incelik… Ayrıca tanıtım için vereceğiniz destek için de teşekkürler…

Sağolun…Ayrıca bir gün geldiğimde size bir tane de hediye ederim inşallah…

Ben de sizin kitabınızı heyecanla bekliyorum, çıkınca müjdeyi sizden alalım inşallah 🙂

Selam ve dua ile, Allah’a emanet olunuz…


Sevgili Hatıralar Sokağı’na giriş yaptım muhteşem bir tevâfuk ile… Burası ne güzel bir sokak… Gönül insanlarının ve gönül dostlarının sokağı burası…

Gençlik çağlarımızda Aziz Mahmut Hüdayi Hazretlerinin dergâhını ziyaret etme nimetine kavuşmuştuk. O gün orada yaşadığım manevi haz, tüylerimin diken diken olması – belki de bilemediğim bir cezbe hali-  hayatımda yaşadığım unutulmaz anlardan biri oldu. Hüdayi Hazretlerinin hayat öyküsü oldukça etkilemişti beni…

Bizim lise ve üniversite çağlarımız, Türkiye Gazetesi okulundan feyz alarak geçti. Gazetenin verdiği hediye kitaplar, ansiklopediler, gönül sultanlarının hayatlarını anlatan kasetler gönül dünyamızı âbâd etti. Yıllar sonra, yaşımız kırkı geçtikten sonra, Aziz Mahmut Hüdayi Hazretlerinin fırtınalı bir günde , Üsküdar’dan Sarayburnu’na bir kayıkla geçmek için yola düştüğünde, sandalın geçtiği güzergâhın Allah’ın izniyle sütliman bir hatta dönüşmesi ve böylece büyük üstadın selametle karşı sahile geçip, Sultanahmet Camii’nin açılışına yetişmesi üzerine bir şeyler yazmak ateşi düştü gönlümüze. Çünkü dikkat çekici olan bir şey vardı. Hüdayi hazretlerinin dalgaları sütliman ederek sandalla geçtiği güzergâh, bugün dünya çapında dev bir proje olan Marmaray Tüp Geçidi’nin üzerinden seyretmekteydi. Büyük üstad, yaklaşık dört asır önceden bu hatta işaret vermişti, Allah’ın izniyle gösterdiği kerâmetle… Ancak bu güzergâh, dev bir ulaşım projesinin istikametini zâhirde göstermekle beraber, bâtında , Aşk-ı İlahi’nin güzergâhını da temsil etmekteydi. İşte bu duygu ve düşünceler içerisinde geçtik klavyenin başına, bir roman yazmaya kalkıştık. Maddi anlamda her şeye sahip ama yürek dünyasında eksik kalan boşluğun verdiği ıstırapla hayata küsen ve hakikati arayan roman kahramanının, İstanbul’a giderek, tüp geçit havzasında yaptığı araştırmalar eşliğinde  Aziz Mahmut Hüdayi Hazretleri ile manevi anlamda tanışması ve bundan sonraki hayatında gönül güzergâhını , üstadın gösterdiği istikâmete göre ayarlaması üzerine geçen bir hikaye…Romanda tabi, aşk da var, macera da var, tarih de var; birtakım sırlar da var ta Piri Reis’e uzanan…

Yazımın başında bahsettiğim tevafuk , Sayın Muammer Erkul Bey’in birkaç yıl önce , http://www.turkiyegazetesi.com.tr/makaledetay.aspx?ID=322381 adresinde okuduğum yazı ile benim üzerinde çalıştığım kitabın buluşmasına vesile oldu…

Bu ne güzel tevafuk Muammer Bey; sizinle ve gönül dostlarıyla burada buluşmak ne güzel…

 

Kitap hakkında bilgi için:

http://www.kitapyurdu.com/kitap/default.asp?id=600263

Selçuk Alkan

 


kimden:  muammer erkul mmmerkul@gmail.com
kime :
SELÇUK ALKAN
tarih : 14 Mayıs 2012 00:46
konu :  Re: Teşekkürler 🙂



Ne güzel, bu geçit gerçekten hakettiği ve kendisine en çok yakışan ismiyle anılmaya başlayacak inşallah bir gün…
İnanıyorum ki bunu göreceğiz.
Çünkü, kabulleniyor insanlarımız… Üsküdar ile Sarayburnu arasındaki geçide HÜDAYİ YOLU diyorlar…

Türkiye Gazetesi’ndeki Stop isimli köşemizde, sizin de bildiğiniz gibi bu konuyu ilk defa 27 Temmuz 2006 tarihinde yayınlamıştık. Bir kaç gün önce Üsküdar’dan karşıya geçiyordum, vapurdaydım ve öylece, denizde o zamanlar yeni başlamış olan tünel/kazı çalışmalarını izliyordum.
Birden, sanki görür gibi oldum…
Gazetede birkaç arkadaşımla konuştum bir kaç abime danıştım… Doğru, dediler, anlattığımı tasdik ettiler.
Hemen ertesi günkü yazımın adı ve iddiası buydu, yazım: "Tüp geçidin ismi Hüdayi Yolu olsun" diyordu…

Sitemize de koyduk yazıyı ve ayrıca ülkemizin en büyük ve en çok okunan edebiyat sitelerini başında gelen www.sanatalemi.net sitesindeki o zamanki köşemde de yayınladım.
Çok ilgi çekti. Çok yorumlar yapıldı.
En hoşuma giden (ve şimdi, genç yaşında rahmetli oldu ya) çok kıymetli şair ve yazar sevgili Olcay Yazıcı abimin yorumuydu:
"Sevgili Muammer, tarihî bir teklife imza attın" diye yazmıştı…

Şimdi, sitemizin arama motoruna "Tüp geçit Hüdayi Yolu" yazsanız onlarca ve googla’a yazsanız çok daha fazla sonuç buluyorsunuz…
Çünkü insanlar sayısız defa birbirlerine gönderdiler bu yazılarımızı…
www.

tüpgeçidinadıhüdayiyoluolsun, isimli site kurdular, klipler yaptılar, yazılarımızı insanlar kendi sitelerinde yayınladılar…
Bu arada Türkiye Gazetesi ve
muammererkul.com sitemizde farklı yazılar halinde bunu tekrar tekrar yayınladık…
19 Aralık 2010 Pazar günkü Türkiye Gazetesi köşe yazımın ismi de yine "Hüdayi Yolu’ndaki başkan" idi…
Üsküdar Belediye başkanı Mustafa Kara beyefendi, yaptığı inceleme sırasında Hüdayi Yolu’ndan "Hüdayi Yolu" olarak bahsetmişti… Bunun için teşekkür ediyor ve diğer siyasiler ve sayın Başbakanımızdan da aynı duyarlılığı beklediğimizi söylüyorduk…

Son zamanlarda BKY (Babıali Kültür Yayıncılık) sahibi ve ülkemizde henüz hiç özel televizyon yokken TGRT ismiyle radyo, televizyon gibi özel bölümler kurup görülmemiş/ciddi çalışmalar yapan ve zaten sonradan da Hüdayi hazretleri dahil çok sayıda evliya hayat ve menkıbelerinin kaset ve filmlerinin yapılıp yayılmasında çok emekler vermiş, terler dökmüş olan kıymetli Av. Rahim Er ağabeyim ve BKY ekibiyle HÜDAYİ YOLU romanının/kitabının görüşmelerini yapmış ve bunun basım zaman belirliyorduk…
Hüdayi Yolu için hepimiz çalışmalıydık ve bunu herkes elinden geldiği kadar yapmalıydı.

Bu arada sizden gelen bu mektup, sizin de Tüp Geçidin isminin HÜDAYİ YOLU olması ve bunun Aziz Mahmud Hüdayi hazretleri’nin yüzyıllar öncesinden gelen bir kerameti olduğuna destek olarak bir kitap/roman yazmanız ve hatta bastırmanız, bizi ziyadesiyle sevindirdi… Ve iyice inandık ki (merhum Olcay Yazıcı’nın tabiriyle) bu teklifimiz kabul görmüştür ve sevgili halkımız tarafından memnuniyetle kullanılmaya başlanmıştır…
Şükürler olsun.

Size, bu teklifimize gönülden destek verdiğiniz için teşekkür ediyor…
Böyle güzel bir çalışmaya uzun zaman emek verdiğiniz için de tebrik ediyoruz…
Umarım çok satar kitabınız ve hep beraber umarız ki;
Tüp geçidin adı Hüdayi Yolu olarak yazılır söylenir…
Geçidin girişlerine bu menkıbe yazılır…
Yani, Hüdayi Yolu’nun ismi "HÜDAYİ YOLU" olarak zihinlere kazınır!..

Bu yazdıklarınızı; hem sitemizde, hem gazetemizde ve çeşitli yerlerde, elimden geldiği kadar duyurmaya, yayınlamaya, anlatmaya çalışacağım inşallah.

Size sevgilerimi, selamlarımı ve sevinçlerimi gönderiyorum…

Muammer Erkul
 


kimden:  SELÇUK ALKAN selcukalk@hotmail.com
kime : mmmerkul@gmail.com
tarih :
14 Mayıs 2012 09:39
konu :  Teşekkürler 🙂


Merhaba Muammer Bey,
Açıkçası ziyadesiyle memnun oldum ilginiz ve teveccühünüz için…
Ama konu gerçekten anlamlı..Bu anlam çerçevesinde bir araya gelmek ne güzel…
Sitenize giriyorum zaman zaman, elinize,emeğinize sağlık,yine ziyaret etmeye devam edeceğim inşallah siteyi…
Kitabı gerçekten, manen çok sıkışık ve karışık olduğum zamanlarda kaleme almıştım.
3 yıl kadar sürdü, bu arada fırsat buldukça İstanbul’a gidiyor, tüp geçit şantiyeleri civarında kendimce araştırmalar yapıyordum.
Ayrıca Marmaray hakkında birçok bilgi ve belgeyi inceleme fırsatı da buldum.Zaman zaman Üsküdar-Eminönü vapuruna binerek,
Hüdayi Yolu güzergahını seyrediyor, sanki gerçekten o taraflarda bir yerlerde denizin yüzeyinde sütliman bir hattı izleyebiliyordum.
Bu arada İstanbul’a olan özlemimi de gidermeye çalışıyordum; gerçi İstanbul’a doyulmaz ki…
Bir de uzaklardaysanız…Hasreti Leyla-Mecnun aşkına dönüşür adeta…
Velhasıl romanın son bölümünü bir türlü bağlayamıyor ve bir türlü bir şeyler yazamıyordum,kilitlenmiştim sanki…
Bundan birkaç ay evvel evde merdivenden düşerek ayak başparmağımı kırdım.Doktor kırk gün rapor verdi ve ayağımdan dizime kadar alçıya aldı beni…
Kırk gün…Kırk gün evde hapis kaldım… Evet…Vardır demiştim bu düşmemde de bir hayır…Bu kırk günde romanı bitirmiş oldum…
Üstadım bizler sizlerin yanında ancak çırak olabiliriz,sizin engin tecrübeleriniz, iyi niyetiniz ve mütevazılığınızla buluşmak gerçekten onur verici…
Önceki kitaplarımdan bu kadar beklentiye girmemiştim ama bu kitaptan ümitliyim inşallah,sizlerin de destekleriyle…
Umarım bir gün olur, yüzyüze görüşme fırsatımız da olur…Neticede bu kitaba ilham olan kaynaklardan biri de sizin sözkonusu yazınız…
Sevgi ve muhabbetle…

Selçuk Alkan



NOT: 
Kitabın kapağı ve yazarın bizler için yazdığı satırları,
sitemizin HATIRALAR SOKAĞI bölümünde bulabilirsiniz…
 

1 Yorum

  1. Hayırlısıyla, herşeyiyle yakışanı yapmak sevincimdir benim de…
    Aynen devam ağabeyim:))
    HALİD

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir