Müjdeler… Ve mektuplar [22 Ekim 2004 Cuma]

Eski bir ramazan günüydü, tekrar yazmıştım:
Bu kitabı bana birisi hediye etmişti. Ama kim?.. O zaman da hatırlamıyordum, şimdi de hatırlamıyorum. Hatırlamasam bile, o zaman da ona dua ediyordum, şimdi de ediyorum. Çok dua…
Bu kitap, nasıl bir kitap?..
Böyle bir kitap olur mu başka, bir daha benzeri görülür mü?..
Mümkün değil!..

Azar azar, satır satır okuyabiliyorum.
Okudukça sarsılıyorum!..
Yarım sayfa sonra hayretler içindeyim; bu nasıl bir nehir böyle, güldür güldür doluyor insan?.. Bu nasıl bir deniz, sonsuza doğru uzanan?..
Yarım saat sonra mecalsizim; parmak oynatamamacasına…
Anlıyorum ki, ben bir küçük çocuğum; büyümek istiyorum…
Ve daha çok beslenmem lazım büyümem için!

Bu kitabı bana kim hediye etmişti, kim?.. Hatırlamasam bile çok dua ediyorum ona. Dualar gidiyor elbet yerine, ben hatırlamasam da…
Sizler de kim bilir bana benzeyen daha kimlere hediye etmiştiniz, bu kitaptan?.. Üstelik, görerek açıp bakmadığını… Bilerek okumayacağını… Ve fark ederek anlamadığını… Öyle değil mi?..

İyi de, bunun böyle olması; “hediye edenin, hediye edişinin kıymetini” azaltmaz ki…
Hediye edilenin “mevsiminin henüz gelmediğini” belli eder sadece…
…..
Kıyamete kadar bütün mevsimler gelmeyecek mi;
Çürümemiş tohumlara?..

Öyleyse bizim işimiz; bugün, şu an, içinde bulunduğumuz mübarek günler hatırına; “bir kitap daha” ele geçirmek ve o kitabı “bir ele daha” geçirmek…
Merak etmeyin;
O eller, günü geldiği zaman açıyor ellerindeki kitabın sayfalarını, ve işte böyle, benim gibi, ancak satır satırcık da olsa hazmetmeye çalışıyor…

Karşınızdakinden önce kendinizi düşünerek yapın bunu, ne olur… Şunu düşünün: Ya bir zamanlar, sizin önünüze konan kitaplar bambaşka kitaplar olsaydı?..
…..
Adını hatırlamadığım biri, demek ki bana acımış yıllar önce…
Siz de; sizin adınızı yıllar sonra hatırlamayacak birilerine merhamet edin bu günden…
Acıyın!..

“MÜJDECİ MEKTUPLAR” isimli olağanüstü kitap için yazmıştım bu satırları.
Dört yüz sene önce yaşamış çok büyük bir âlimin, sultanlardan-kendi öğrencilerine kadar yazdığı mektupları içeriyor…
Kalp derdi olana ve kalbinde dert olana şifa olsun inşallah…
Tel: 0212.523 4556 Faks: 0212.525 5979
www.hakikatkitabevi.com bilgi@hakikatkitabevi.com

Stop
Muammer Erkul
22 Ekim 2004 Cuma

 

3 yorum

  1. Sıkılıyordum mesela açıp mektup okuyodum. İyi geliyordu…
    İçinden seçip seçip birer sayfa okuyordum
    ama sıradan okumamıştım hiç.

    Sonra bi gün demişti ki: “Sırayla, tamamını oku!
    Şifa nerede saklı blinmez.
    Hikmetinden sual olunmaz…”

    Peki dedim:-)
    NİMETE KAVUŞANLARA AFİYET OLSUN…

    ESKİŞEHİR AYŞE

  2. Demek koptuğunuz yer burası, bu yazı olsa gerek Muammer abi… Evet… gerçekten koparan bir yazı ve tavsiye…
    Zaten siz söylenecekleri söylemişsiniz, bize ilacı kullanmak düşüyor, öyle değil mi?
    Sevgiler kere sevgiler…

    KADİR ÇETİN

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir