Mustafa [06 Kasım 2008 Perşembe]

Tek­rar iz­le­ye­ce­ğim. Sa­tı­şa çık­tı­ğın­da dvd’si­ni de a­lı­rım. Yo­rum yap­ma­ya­ca­ğım, a­ma “Mus­ta­fa” hak­kın­da şu­nu söy­le­me­sem ol­maz: Bu film bir dö­nüm nok­ta­sı­dır! Hem de si­ne­ma de­ğil, komp­le ya­kın ta­ri­hi­mi­ze ba­kı­şı­mız a­çı­sın­dan…
­Film, cum­hu­ri­ye­ti­mi­zin 85. yı­lın­da viz­yo­na gir­di. İlk gös­te­rim­den çı­kan­la­rın su­rat­la­rı­na ba­kın­ca i­yi­ce me­rak et­tim fil­mi. Kim­di pe­ki böy­le şa­şı­ran­lar? Bir­kaç sos­yal de­mok­rat fo­to­ko­pi­si i­le, i­çi ya­zıl­mış ko­nuş­ma ba­lon­la­rı­nı te­pe­le­rin­de gez­di­ren çiz­gi ro­man gü­zel­le­ri!.. De­dim ki ken­di­me; bir an ev­vel gör bu fil­mi!

­Bu ül­ke­de, A­ta­türk sev­gi­si en son sor­gu­la­na­cak ka­lem­ler­den bi­ri o­lan Can Dün­dar’a söv­me­ye kim­se­nin di­li ya­na­şa­maz!.. Can Dün­dar a­çıl­mak­ta geç ka­lın­mış bir ka­pı­yı a­ra­la­dı; e­li ka­lem tu­tan çok ki­şi­nin kor­ku­dan ya­pa­ma­dı­ğı ve­ya kas­ten yap­ma­dı­ğı bir i­şi yap­tı!.. Böy­le­ce Can Dün­dar, se­nar­yo­su­nu ya­zıp yö­net­ti­ği “Mus­ta­fa” fil­miy­le; “geç­mi­şe ve ge­le­ce­ğe ob­jek­tif ba­ka­bil­me” ko­nu­sun­da ta­ri­he geç­ti. İs­te­me­yen ka­bul et­me­sin!

­Şim­di­lik ken­di a­ra­la­rın­da ho­mur­da­nan­lar; ya­kın­da o­nu a­fo­roz et­me­ye ya da bu fil­mi­ni gör­mez­den gel­me­ye ça­lı­şa­bi­lir. Ba­şa­ra­bi­lir­ler mi bi­le­mi­yo­rum… Bir kıs­mı­nın ha­yal et­ti­ği ti­raj ka­dar Can Dün­dar’ın şah­si si­te­si­ne gi­rip çı­kan var…
As­lın­da so­ru şu: Can Dün­dar ne­den yap­tı böy­le bir fil­mi?
­Ce­va­bı­nı da a­çık­ça söy­lü­yor a­dam: O’nun bir be­ton hey­kel ol­ma­dı­ğı­nı an­lat­ma­ya ça­lı­şı­yor; za­af­la­rıy­la, kor­ku­la­rıy­la A­ta­türk’ün de bir “in­san” ol­du­ğu­nu an­lat­mak is­te­dik, di­yor…
İz­ler­ken en az şa­şı­ran­lar­dan bi­ri ol­du­ğum hal­de; hiç kar­şı­laş­ma­dı­ğım gö­rün­tü­ler ve hiç duy­ma­dı­ğım ha­di­se­ler var­dı film­de a­çık­ça­sı. Fa­kat çok o­la­yın sa­de­ce baş­lı­ğı ve­ril­miş.

­Bir­kaç ek­ran gü­lü çal­çe­ne­nin, ko­nuş­mak i­çin ne­ler bi­rik­tir­di­ği ö­nem­li de­ğil; bu film bir dö­nüm nok­ta­sı­dır! Za­man i­çin­de yük­se­le­cek ses­ler­le film tar­tı­şı­la­cak­tır da! Ba­zı­la­rı “a­man ha ço­cuk­la­rı­mız iz­le­me­sin” bi­le di­ye­cek­tir!
As­lın­da bü­tün bun­la­rın ce­va­bı “zi­hin­ler­de­ki A­ta­türk i­ma­jı­nın don­du­rul­ma şek­li”dir.
İş­te ba­şa dön­dük; za­ten Can Dün­dar’ın da bu film­le do­kun­mak is­te­di­ği nok­ta iş­te tam bu­ra­sı­dır!

Stop
Muammer Erkul
06 Kasım 2008 Perşembe

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir