Ahhh!.. Keşke, "içimize" yazılsa her satır. İçimize söylense her sözzz,,, ve içimiz; "duymayı" öğrense!..
…..
Sonra, dinlemeyi öğrense… Ve sonra;
İşittiklerini anlamayı öğrense!..
Sen, benim gülümsün; anlarsan…
Dinle şimdi; anlayacaksın!..
Uzadığında biraz daha boyun; daha az kokacak üstün başın, ve yükseldikçe hep; uzaklaşıyor olacaksın "bittiğin" gübrelikten!..
…..
Fakat, çile bitmeez, aşk bitmez!..
Sen de "burada" çıktın işte topraktan, ne yapalım!..
Burdan besleniyor, ve büyüyor, ve açıyor, ve kokuyorsun; gül gibi… Gülüm!
Lâkin, bedelin ağır!..
Sen, ışık tutansın; ışık tutulan değil…
Ateş böceğim!
Sevsene kendini!
Sen, kemerli bir köprünün kilit taşısın!.. Sen, bir sütun başısın!..
Maladaki çimentoya bulaştığı an ilk boş deliğe tıkanan yarı pişmiş tuğlalardan çok farkın var;
Gözümde!..
…..
Gözün var; baksana, görsene, sevsene kendini… Yetmez ki benim sevmem!
Ağzıma bir kartopu rastlamış gibi sızlar, sıkılan dişim…
Uyanır ve kalkarım, kendimi salladığım ayağımdan!
Kucağım soğur, senden uzaklaştıkça satırlar; ve kurt adam tüylerinden, örümcek adam salgılarından olur!..
Bu his, mavi bir pelerinle örtünmek gibidir; hani uçabileceğin bir pelerinle…
…..
Bin bir gece masallarındaki halı niye uçmasın?..
İçimm uçarken göklerde!..
Korkarım; sende biterse, senle başlayan bu günkü masal!..
Korkarım; hâlâ çamurların içinde kalır diye ayakların…
Başını kaldırsanaaa, baksana bana. Ve tutup uzattığım elimi, çıksana hadi beni uçuran halımın üstüne.
Herkes, ve her şey, ve yerde yuvarlananlar buradan bambaşka görünüyor!..
Sence de aşk; kanatlanmak mıdır?..
Peki neden bütün kuşlar yerden beslenir?..
Stop
Muammer Erkul
09 Mart 2003 Pazar