İnsan, tohumdur…
Aşağıdaki yazının özeti budur!
İnsan, tohumdur veya bir tohum gelişir, büyür, insan olur…
Zordur büyümek…
“İnsan olmak” ise daha da zordur!
…..
İnsan; “bir tohumdan geldiğini” unutmayandır asıl…
Tohum…
Tarifsiz basitlik!
Fakat, çööz çöz bitmeyen şifrelerin ardındaki derinlik!
…..
İnsan;
Kendisinden, “tohumlar beklenildiğini” unutmayandır asıl…
Tek insan… Ve mahalle sakinleri… Ve hemşehriler… Ve kavimler, milletler, ırklar gibi; bir ağaç, bir koru veya bütün ormanlar, aynı şey!..
Yani bir ağaç, bir ağaç daha, sonra bir ağaç daha, sonra bir ağaç, bir ağaç ve sonra bir ağaç daha…
Yani her ağaç, bir ağaçtır…
Ve her orman; çok sayıda “bir” ağaçtır!
…..
Her bir ağaç baltasını bekler…
Ve her bir ağaç tohumlarını serper!
Hayat… Budur!
Etrafına tohum saçan ağaçlara benzer insanlar…
Bu yazının özü budur!
Her ağacın tohumunda kendinin şifresi gizlidir. Tohumun üzerinde yazmaz hangi ağacın tohumu olduğu; içinde yazar… Bir tohum tutunur toprağa, gizlenir, köklenir, yeşerir, boy atar; ancak ondan sonra bilirsin hangi ağaçtan geldiğini!
Toprak hizasındayken anlaşılmaz, filizlerin; bir meyve tohumundan mı, bir çalı tohumundan mı yeşerdiği!
İnsan… Tohumdur…
Tohumdan gelmiştir, tohum verip gidecektir!
Sen!..
Ne tohumu vereceksin?..
Gülümsemek; bir çiçek tohumudur ve sadaka hükmündedir misal olarak! İkram etmek, sanki bir meyve tohumudur…
Yardım etmek de tohumdur, dua etmek de… Destek olmak da tohumdur, köstek olmak da… İyilikler de tohumdur, kötülükler de…
Ağaçlardan farkı; insanın her işi, her sözü, her hareketi, her nefesi tohumdur ki; ancak yeşerdikten sonra “ne tohumu olduğu” görülecek olan!
…..
İnsanı güzel kılan da serptiği tohumlarıdır, çirkin kılan da!..
İnsanı özel kılan da zaten budur…
Stop
Muammer Erkul
18 Mayıs 2006 Perşembe