Ramazan kuzularına… -9- [17 Ağustos 2012 Cuma]

Çok kıymetli kuzu… Öyle değerlisin ki ve içinde öyle eşsiz bir hazine taşıyorsun ki; yakında, sendeki güzel inanışı çalmaya kalkarlar! Son nefese kadar, bu imanı kaybetmeden elinde tutabilmek; “her şey” demektir. Bunu başaran her şeyi başarmıştır… Fakat Allah muhafaza, bunu elinden kaçıransa her şeyi yitirmiştir!

İslâmiyeti bildiren en kıymetli kitaplar şunları anlatıyor:
Müslüman olmak için, son peygamber Muhammed aleyhisselâma inanmak lâzımdır. Allahü teala O’na, Cebrail ismindeki melek ile Kur’an-ı kerîmi göndermiştir. Bu Kur’an, Allah kelâmıdır. Sevgili Peygamberimiz, Kur’an-ı kerimi tefsir etmiştir. Bu açıklamalara “Hadis-i şerif” denir. İslâmiyet; Kur’an-ı kerim ile hadis-i şeriflerdir. Dünyanın her yerindeki, milyonlarca İslam kitabı; Kur’an-ı kerim ile hadis-i şeriflerin açıklamalarıdır. Çünkü Muhammed aleyhisselâmdan gelmeyen bir söz, İslâm kitabı olamaz!
Hazret-i Muhammed, Allahü tealanın bildirdiklerini Eshabına (kendine inanan arkadaşlarına) bildirdi. Onlar da, kendi talebelerine bildirdi. Bunlar da, kitaplarına yazdılar. Bu kitapları yazan âlimlere (Ehl-i sünnet âlimi) denir. Ehl-i sünnet kitaplarına inanan, Allah kelâmına inanmış olur. Müslüman olur. Elhamdülillah, biz dinimizi Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarından öğreniyoruz.
Sevgili Peygamberimiz buyurdu ki: “Ümmetim arasında fitne, fesat yayıldığı zaman sünnetime yapışana, yüz şehit sevabı vardır.” Sünnete yapışmak; Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını öğrenmek ve onlara uymakla olur. Dört hak mezheb vardır. Bunların âlimlerinin hepsi “Ehl-i sünnet âlimleri”dir. Reisleri ise İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe Nu’mân bin Sabit’tir.

Hanefî, Hambelî, Mâlikî, Şâfî ismindeki bu dört hak mezhep; yan yana giden dört cadde gibidir. Dördü de düz, tehlikesiz ve bakımlıdır. Aynı yerden gelip aynı yere kol kola giden dört kardeş gibidirler. (Diğerlerininse, Ehl-i sünnet ile aralarında inanış farkı vardır, yani imanları başkadır!..)
Selçuklu ve Osmanlı, bu Sünni inancı muhafaza için vardı. Biz de dedelerimizin (çok kıymetli olan) Ehl-i sünnet inancına sarılmaktayız; öyle değil mi, akıllı kuzu? 

Stop
Muammer Erkul
muammer.erkul@tg.com.tr
17 Ağustos 2012 Cuma

 

2 yorum

  1. Hırsızı çok ve çeşitli olan cevher. Ama bizler paramızın çalınmasından korktuğumuz kadar bile korkmuyoruz inanışımızın çalınmasından. Bu yüzden belki de, düne kadar aynı inanışı paylaştığımız yanıbaşımızdaki insanlar artık “diğer dinlerden onların da cennete gireceği”.. Birkaç uyduruk tıbbi veriye bakıp, “Peygamber efendimizin yaptığı ve yapılmasını tavsiye ettiği şeylerin o yerler ve zamanlardaki insanlar için olduğu” gibi şeyler söyler oldular. Esk.Ayşe’nin sık sık dediği gibi, hepimize “iman selametliği versin Mevla.” Amin.
    HİCRAN SEÇKİN

  2. Bu güzel yazının her satırına bin teşekkür ederim.
    İman selametliği dilerim hepimize…

    esk.ayşe

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir