SAportaj -2- [15 Nisan 2004 Perşembe]

Herkesin her şeyi söylediği gün ben onun hakkında iş, para ve siyaset dünyasındaki isimlerin değil de, kendi ulaştığım isimlerin ne düşündüğünü-ne diyeceğini merak ettim… Sorum şuydu:
"Bir vatandaş olarak SABANCI size ne öğretti, bir insan olarak ondan ne öğrendiniz?.."
Aldığım cevapların devamı işte aşağıda:

Her konuda dürüst olmayı, her şartta çalışmayı, etrafındakilerle iletişim kurmayı, özünden vazgeçmeden, ben buyum diyerek elindekileri paylaşmayı, topluma örnek olmayı… (Cemil Yıldız)
Samimi konuşmayı öğrendik. Paranın konuştuğunu anladık. (Dilaver Arvas)
Onun en çok gözlerindeki gülümsemesini ve gözleriyle insanlara bir şeyler anlatmasını özleyeceğim.. (Rıdvan Ertürk/Tarımsal tic. elemanı)
Azmin zaferi.. (Elmas Çaralan/Sekreter, Sungurlu)

Tek iyi yönü, öldükten sonra paranın bir işe yaramayacağını en iyi bilen biri olarak yaşaması, ya da bunu öğrenecek olaylarla karşılaşması. (Ömer Söztutan/Yazar)
Onun deyimiyle çalışmak, çalışmak, çalışmak ve de insan gibi insan olabilmek. (Ayten Tosunlar/Tıbbi mlz. İzmir)
Her şeyi vardı sempatikti ama sevdiğimi öyle bir kırdı ki… Nefret ettim… Kırmaktan korkmak lazım. (H. A. Kameraman/Almanya)

Olayın iki cephesi olduğunu düşünüyorum. 1- Sabancı cephesi ki; ticaretini yaparken, para kazanırken milletine tepeden bakmayarak sokaktan destek bulmak… 2- Toplum açısından ki; maalesef öz değerlerine o kadar küfredilmiş ki, en az sövene bile çok değer veriyor… O yüzden Fatih Camii’nde büyük bir kalabalık namazını kılacak. Önceki sanayicilerin cenaze namazlarıyla karşılaştırın ki farkı göreceksiniz. (Burak Göz/ Müteahhit, Çorlu)
Cevap veriyorum: A-Niye merak ettin? B-Sene ne!.. (M.S.T.)

İnsan sevgisi, demokrasiye bağlılık ve iyi yaşayabilmek için çalışma gereği. Halkıyla bütünleşebilen güler yüzlü iş adamı. Onu hep anacak ve arayacağız. (Mehmet Nuri Yardım/Araştırmacı-Yazar)
Sabancı, Türkiye’de ekonomik ve siyasi anlamda bir denge idi… Tipik bir Türk ve Anadolu insanı vasıfları vardı. Gayret edince insanın nerelere gelebileceğinin örneğiydi. (Mehmet Erkul/İşçi)
Zoru başaran, imkansızda biraz oyalanan. Başarılı olacağına herkesten önce kendini inandırması. Ve tabi bunun sonunda bir çok kişinin ekmeğini kazanmasının aracısı. (Nihal Erkan/Sekreter, İzmit)
Sabancı’da gördüğüm kibirlenmeden büyük olunabileceği, ondan aldığım ders ise; gerçek büyüklüğün tevazu olduğudur. (İsmail Fatih Ceylan/Yazar, yayıncı)

İnsanlara hep güler yüzlü davranmayı, sabretmeyi ve çok cömert olmayı. Zaten bunlar dünyada ve ahirette çok işimize yarayacak şeyler, değil mi?.. (Rabia&Sabriye/Afyon)
Bana, onca zenginliğe rağmen en çok kanaati öğretti. O kadar param olsa, kim bilir nelere israf ederdim. Zannederdim ki; zenginler müsriftir. Ama S.S. nasıl tasarruf edilmesi gerektiğini öğretti. (Zahide Ülkü Bakiler/Programcı)
Çok çalışmamız gerektiğini. Devletine, milletine sahip çıkmamız gerektiğini. Gülmeyi, sevmeyi. (Yıldız Seçen Terzioğlu /Ev hanımı)

Stop
Muammer Erkul
15 Nisan 2004 Perşembe

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir