İtiraf!.. [08 Ocak 2003 Çarşamba]

Yapmak zorunda olduğum işler kenarda yığılırken, üzerime vazife bile olmayan şeyler için maalesef hayatımın yıllarını harcarım… Hani, ev ödevi dururken ve üç beş gün sonra da sınava girecek olan bir öğrencinin; iki mahalle ötede kömür taşıyan hiç tanımadığı birine çağırılmadan yardıma koşması, ve bununla övünmesi gibi!..
Halbuki bilirim, bir öğrencinin ilk işi, öğrenici kalmaktır; çünkü eğitim zamanı sınırsız değildir ve tanımadıklarına yardım uğruna, imtihan edileceği dersten kalmak değildir bir öğrencinin ilk vazifesi!..
Halbuki bilirim, bir kadının ilk işi, kadınlığını yapmaktır; çünkü saç süpürge değildir ve kir ve pas içinde yerlerde yuvarlanmak değildir bir hanımın ilk vazifesi!..
Halbuki bilirim, bir babanın ilk işi, baba olduğunu bilmektir; çünkü baba olamamış bir baba, ne olursa olsun, ne farkeder!.. 

Bir insan, yapması şart olanları yapmakta zorlanırken, yapması üstüne vazife bile olmayan işleri neden koştura koştura yapıp… Bir de bunu böyle yaptığı için neden övünüyormuş, biliyor musunuz?..
Gururundan!..
Çünkü insanın nefsi emir altına girmek istemezmiş ve böyle davranarak hem emir dinlemediği için övünüp gururlanır, hem de (vazifesi olmasa bile) başarması daha zor bir iş yaptığı için büyüklenir, gururlanırmış!..
Tuzağa bakar mısınız?.. Ve iyice düşünür müsünüz, lütfen!..
Kaçımız düşmeyebiliyoruz acaba bu çukura?.. 

Bir tencere… İnanılmaz ritm alınıyor vuruldukça altına… İnşaatlarda başına kask gibi geçirdiğinde küçük çapta iş güvenliği de sağlayabiliyor belki sana… İçine toprak doldurduğun zaman mükemmel bir saksı vazifesi görüyor.
Çünkü delik… Yani içine, kaynatmak için yemek suyu koysan, akıp gidiyor… Üstelik, altında yanan ateşi bile söndürüyor!.. 

İneklerden akıllı elbette bu yazıyı okuyup-dinleyebilen herkes!..
Hayret edilen; bazı ineklerin, memelerinden yarım bakraç süt sağılıncaya kadar rahat durmayı reddedip, ısrar edilirse de boynuz ve çifte ile kendi sahiplerini tehdit etmeleri!..
Şimdi, böyle bir inek, iki köy arasında bisiklet sürmeyi öğrense ne işe yarar?..
Böyle bir inek, dantel örüp, kanaviçe işlese ne işe yarar?..
Koca kulağına, bu yazıyı okusan bile anlamayacak olan inek; vazifesi olan işi yapmadıkça, asıl yapısı ve yaradılışına aykırı davrandıkça kendi mahallesine muhtar olsa neye yarar?.. 

Yazının başında itiraf ettiğim bu eksikliğimi izah etmek için her şeyle örnekler verebilirim size; tüfeklerle, teknelerle, arabalarla, bilgisayarlarla vesaire…
Ama siz, yine de bana; bu itirafları yapmamışım gibi davranın, olur mu?..
……..
SEN İSTANBUL OLSAYDIN…
İmza günü…
11 Ocak Cumartesi, 13.00-16.00 saatleri arasında, Nesil Yayınevi-Moral FM salonunda, Yenibosna…
(TGRT eski binasının karşısındaki sokak)

Stop
Muammer Erkul
08 Ocak 2003 Çarşamba

1 Yorum

  1. Bir insan, yapması şart olanları yapmakta zorlanırken, yapması üstüne vazife bile olmayan işleri neden koştura koştura yapıp… Bir de bunu böyle yaptığı için neden övünüyormuş, biliyor musunuz?..

    Gururundan!..

    GÖLÇİÇEĞİ

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir