Kabiliyet yarışması [09 Aralık 2011 Cuma]


İllüzyon, dans, taklit, çeşitli spor dalları gibi herkesin beceremediği birtakım marifetlerini, ekran başındaki insanlara da göstermek için müsabaka yapan yarışmacılardan, sırası gelen biri daha; kabiliyetini sergilemek için sahnenin ortasına gelip, salondaki binlerce kişiyi selamladı.
Jüri başkanı “gösterisinin ne olduğunu” sorunca, yarışmacı; kelimelerin üzerine basa basa:
-Ben, dedi… Bu salonda ve ekran başında, sayısını bilemediğim kadar çok insanın, önce hayatlarını on dakika kısaltacağım, sonra da yüz dakika uzatacağım!..

Salondakiler ve ekran başındaki milyonlar, şaşkınlıkla bakıştılar. Acaba nasıl bir hipnoz denemesiyle karşılaşacaklarını merak ettikleri için gösteriye kilitlendiler. Aman bir şey kaçırmayayım endişesiyle nefes almaktan bile korkar gibiydiler…
İyi ama sahnede hiçbir şey olmuyordu ki!..
Bir dakika, iki ve üç dakika geçti. İnsanlar mırıldanmaya başlamışlardı… Bazıları, işin içinde başka bir şey olduğunu ve sabrederlerse büyük bir sürprizle karşılaşacaklarını umuyorlardı… Bu sırada jüri üyelerinden biri, masasının üzerinde duran ve yarışmacıyı diskalifiye etmeye yarayan büyük kırmızı butona bastı.
Çok geçmeden ikinci ve üçüncü kırmızı ışıklar da yandı.

Jüri başkanı:
-İlk defa bir yarışmacının ne yaptığını anlamıyorum ve açıkça söylüyorum ki; her izleyenin on dakikası ziyan oldu, dedi.
-İşte zaten söylediğim de bu değil miydi, dedi yarışmacı… “Beni izleyen herkesin hayatını on dakika kısaltacağım ve devamını izlemeyenlerin ömrü ise en az yüz dakika eksilmemiş olacak” demiştim!..

Sonra yere eğildi ve üzerinde:
“ÖMÜR SERMAYENİZDİR,
ARTIK YAŞAYIN!..”

yazan bir pankartı kaldırdı.
-Sadece bunu anlayanlar, her gün birkaç saatlerini bu ekranlardan kurtarabilirler ve yani kendi hayatlarına her gün birkaç saat katabilirler, dedi.

Yarışma bitmişti.
Ve elbette yarışmacı elenmişti!

Stop
Muammer Erkul
09 Aralık 2011 Cuma

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir