Öğrenmeler üstüne [04 Kasım 2004 Perşembe]

İnsan, yaşı kaç olursa olsun hep öğreniyor; veya öğrendikçe büyüyor insan.
Belki de işte bu yüzden, kendini öğrenmeye kapatanlar; büyüyemeden, minicik, ufacık göçüp gidiyorlar dünyadan!..
Konu hakkında çok şeyler söylenir. Okuruz biz de bunları, öğrenmeye çalışırız. Aşağıda işte bunlardan biri var, yani bir insanın hangi yaşta neleri öğrendiği… Bir de tavsiye isterseniz; benim gibi yapın. Kelimeler yerine ardındakilere konsantre olun!

5 yaşında iken; anne ve babasının biribirlerine bağırmalarının kendisini ne kadar çok korkuttuğunu öğrenirmiş insan…
7 yaşında; meşrubat içerken gülerse, içtiğinin burnundan gelebileceğini öğrenirmiş.
12 yaşında; bir şeyin değerini bilmenin en kestirme yolunun, ondan mahrum olmak olduğunu…
13 yaşındayken; annesiyle babasının el ele tutuşmalarının kendisini daima mutlu ettiğini…
15 yaşında ise; bazen, hayvanların insanlardan daha fazla yüreğini ısıttığını öğrenirmiş…

İnsan 18 yaşında; ilk gençlik yıllarının keder, şaşkınlık ve aşktan oluştuğunu öğrenirken…
24 yaşında; aşkın kalbini kırabileceğini ama buna değer olduğunu öğrenirmiş.
33 yaşında; bir arkadaşı kaybetmenin en kısa yolunu öğrenirmiş: Ona borç para vererek!..
36’cı yaşında; başkalarının kendi için ne düşündüğünden çok, asıl önemli olanın; kendisinin kendi hakkında ne düşündüğü, olduğunu öğrenirmiş.
38 yaşına geldiğinde; tabaktaki iki meyvenin küçüğünü almasından, eşinin kendisini hâlâ sevdiğini anlamayı öğrenirmiş.
41’inde; bir insanın kendine güveninin, başarısı üzerinde büyük etkisi olduğunu öğrenirmiş.

44 yaşındayken; annesinin, kendisini görmekten her seferinde ne çok mutlu olduğunu öğrenirmiş insan.
46 yaşında; sadece minik bir kart göndererek bile birilerinin mutlu edilebileceğini…
50 yaşında; eğer evde üretilmemişse sevgiyi başka yerde öğrenmenin ne kadar güç olabileceğini öğrenirmiş…
53 yaşında iken insanların kendisine, kendisinin izin verdiği biçimde davrandığını…
55’inde ise; küçük kararları aklıyla, ama büyük kararları kalbiyle alması gerektiğini öğrenirmiş…

64’ünü bulduğunda; mutluluğun parfüm gibi olduğunu da fark edermiş kişi. Yani kendisine sürmeden başkasına veremeyeceğini…
70 yaşında; iyi kalpli ve sevecen olmanın, mükemmel olmaya çalışmaktan daha isabetli olduğunu öğrenirmiş.
82 yaşında; sancılar içinde kıvransa bile başkalarına baş ağrısı olmaması gerektiğini…
90 yaşındayken; kiminle evleneceği için verdiği kararın, belki de hayatı boyunca verdiği en önemli karar olduğunu öğrenirmiş…

Ve insan 95 yaşında;
Öğrenmesi gereken daha çook şey olduğunu öğrenirmiş…

…….

Bana ulaşan yeni kitaplar:
BİZİM ATATÜRK – Ahmet Akgül / Kültür Yayıncılık ve Dağıtım
GİZEMLİ DAVET – Halit Ertuğrul / Nesil Yayınları
SIRLI YOLCULUK – Rukiye Erdoğmuş / Nesil Yayınları
SAVAŞ SOSYOLOJİSİ – Mikdat Çakır / Mars Matbaası

Stop
Muammer Erkul
04 Kasım 2004 Perşembe

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir