Televizyon seyretmeyin ama seyredecekseniz de bu proğramda konuşacak olan tarihçiyi izleyin!
Tarih konusunda gerçek uzman, Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil hocamızın sitesindeki duyuruyu aynen aktarıyorum…
———————————————–
ÜNİVERSİTELİLER TARTIŞIYOR, KAMPÜS KONUŞUYOR…
KAMPÜS’TE BU HAFTA, DİZİ VE FİLMLERLE GÜNDEME OTURAN OSMANLI TARİHİ
VE PADİŞAHLAR, TARİHÇİ VE YAZARLARLA TARTIŞILIYOR?
DİZİLERDE RESMEDİLEN TARİH ALGISI TOPLUMDAN NEDEN TEPKİ ALIYOR?
OSMANLI SARAYINDA GÜNDELİK HAYAT NASIL DEVAM EDERDİ?
OSMANLI’NIN EN GİZEMLİ YERİ OLAN HAREM’DE HAYAT NASILDI?
CUMHURİYET YÜCELTMEK İÇİN OSMANLI YERİLİYOR MU?
OSMANLI TARİHİ NEDEN OBJEKTİF OLARAK DERSLERDE ANLATILMIYOR?
SÖZ KAMPÜSTEN İÇERİ’NİN BU HAFTAKİ KONUKLARI;
TARİHÇİ CAROLINE FINKEL,
YAZAR ASLI SANCAR,
Ve
MARMARA ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF.DR. AHMET ŞİMŞİRGİL
Eğitimci CİHAT ŞENER’İN sunduğu ve İstanbul Aydın Üniversitesi’nden
gerçekleştirilen "SÖZ KAMPÜSTEN İÇERİ",
Yayın: Salı Akşamı 21:15’te Kanal 24’te
ÇEKİM: Pazartesi Saat 14:50 İstanbul Aydın Üniversitesi – Konferans Salonu
(Prof Dr. Ekrem Buğra Ekinci’nin Türkiye Gazetesi’nde Dünden Bugüne isimli köşesinde, 19 Ocak 2011 Çarşamba tarihinde yayınlanan araştırma yazısından…)
Harem bir mektepti
eğlence yeri değil!
Haremağaları hareme girmez, haremle dışarının irtibatını temin ederdi. Harem ağaları?dizideki gibi beyaz değil, hepsi zenciydi.
Son günlerin popüler mevzuu tarihe dairdi. Herkes Muhteşem Yüzyıl adındaki dizi filmi konuştu. Dizi, biraz abartılı da olsa, menfi reaksiyona sebebiyet vermişti. Geçen yazıda dizide göze çarpan bazı yanlışları ele almıştık. Bugün bunlara devam edelim:
13) Kanuni Sultan Süleyman tahta çıktığı tarihlerde Topkapı Sarayı’nda bir harem dairesi yoktu. Sultan Fatih’in sarayı, İstanbul Üniversitesi merkez binasının bulunduğu yerde idi. Eski Saray diye bilinir. Halkın Topkapı Sarayı dediği Yeni Saray ise devlet ofislerinin bulunduğu yerdi. Padişah akşamları yatmak için Eski Saray’a giderdi. Topkapı Sarayı harem dairesi Sultan Kanuni’nin torunu Sultan III. Murad devrinde kurulmuştur.
14) Bir sahnede Hurrem Sultan’ın ailesinin intikamını almak üzere saraya giren bir kadın intibaı uyandırılmış ki çok yanlıştır. Ailesinin öldürüldüğü bilinmiyor. Muhtemelen esir edilmediler. Hürrem Sultan, saraya 12 yaşlarında girdi. O zaman Kanuni Sultan Süleyman padişah değildi. Çok güzel değildi ama zekâsı ve sempatikliği ile temayüz etti. Hurrem (sevimli) ismi bu yüzden kendisine verildi. Şiirler yazan, edebiyat, dikiş-nakış, musiki bilen entelektüel bir hanımdı. Hürrem Sultan hataları ve zaafları bir yana, Kanuni Sultan Süleyman gibi herkesin övdüğü bir cihan padişahının gönlünü kazanmış; kocasına destek olmuş; hayır hasenatıyla kendisini sevdirmiş bir şahsiyettir. Kocasının sevdiği kadınlar kıskanılır, iftiraya uğrar.
15) Harem bir mektepti, eğlence yeri değildi. Hristiyan kız haremde kalamaz. Hepsine yeni isim verilir. Hiçbiri Hristiyan ismiyle anılmaz. Hürrem Sultan’ın ikide birde bakıp imrendiği gözdeler balkonu başka bir âlem. Filmlerde tasvir edilen kibar randevuevlerini andırıyor. Balkonda mânâsızca salınan şuh bir sürü kadın. Gerçeği aksettirmiyor. Padişah, şatafatı, güzel yaşamayı severdi. Ama zannedilenin aksine kadınlara düşkün değildi. Dört hanımı vardı. Hürrem’den sonra da kimseye iltifat etmemiştir. Fevkalâde prensipli, protokole çok bağlı, aynı zamanda pek zarif bir zât idi.
16) Padişahı eğlendirecek cariyeleri hasodabaşı seçiyor. Hasodabaşı hareme bile giremez. Cariyeler saraya alındığında haremin mutfak, kiler, hamam, hastane gibi muhtelif kısımlarına ihtiyaca göre dağıtılır. Zeki ve güzel olanları vâlide sultan dairesine alıp yetiştirir. Padişaha takdim eder. Bunlar padişahın cariyesi olduğundan hepsi nikâhlı zevce statüsündedir. Câriyelerin örtünmesi dinen farz değildir. Haremde zaten herkes başı açık dolaşabilir. Zaten erkek sinek bile hareme giremez. Ama Osmanlı terbiyesi muayyen şekilde kapalı giyinmeyi icab ettirir. Bilmeyen, haremdekiler niye tesettüre uymuyor diye sorar!
17) Haremde bir kız serkeşlik yaparsa, bir gün tutmaz, saraydan çıkarırlar. Hürrem de karnı sıcak yemek gördü diye sevinmiştir. Ülkesinde kalsaydı belki de acından ölürdü. Mendil atma, padişaha bağırma, kucağına düşme gibi hafiflikler haremde yoktur. Hele dizide cariyelerin dansı tamamen uydurmadır. Düğünde dernekte oynamak vardır ama Osmanlı eğlence telâkkisi bu değildir. Oryantal dans bize son yıllarda gelmiştir. Bunları bilmeyenler, padişahı gayrimeşru münasebet içinde zannedecek.
18) Cariyeleri harem ağaları değil, kadın ve gerekirse kafes arkasından erkek muallimler terbiye eder. Haremağaları hareme girmez, haremle dışarının irtibatını temin eder. Hareme doktor mu, hoca mı gelecek, odun mu alınacak, cariyeler gezmeye mi götürülecek bununla meşgul olur. Hepsi oturaklı adamlardır. Hadım olmak, kırıtmayı, homoseksüel olmayı gerektirmez. Üstelik dizidekiler kulaklarında küpeleri, garip türbanlarıyla Hindli falcılara benziyor. Harem ağalarının hepsi zencidir. Dizidekiler nedense beyaz.
…
Prof Dr. Ekrem Buğra Ekinci