Kuş kafası [05 Mart 2004 Cuma]

Kuşunuz var mı?
Seviyor musunuz onu? Konuşuyor musunuz onunla?.. Size cevap veriyor mu? Hoşlanıyor musunuz sesini dinlemekten?..
Peki size ne diyor?..

Hadi biraz da bu taraftan bakalım isterseniz:
Güzel olan kuşunuz ve sesidir; siz "onu" seviyorsunuz…
Duymuş ve anlamış olsaydınız ve takılıp kalmış olsaydınız bugüne kadar her söylediğine, acaba ne düşünürdünüz hakkında?..
Biliyorum, bu "zırt" bir konu, ama bunca yol gelmişken geriye dönmeyin artık, ayaklarınız ıslandı nasılsa, hadi birkaç adım daha atın!..
Düşünün;
Hayranları peşinden koşan bir şarkıcı bir şarkının bir kelimesini yanlış söylediğinde dibe vuruyor, ama yine aynı insanın "hadi, bir hece söylesin de ne söylerse söylesin" diye gözüne bakılıyordu yirmi-otuz sene evvel!..
Siz de aynı gözle bakmıyor musunuz bebeğinize?..
Henüz onu ne çok sevdiğinizi hatırınızdan çıkarmadığınız için…

Sevginin; bir "tarifeli tren" olduğunu zannetmek ne kadar doğru dersiniz?..
"Bu tren, bizim köyün istasyonunda durdu", demek mi daha fazla mutlu eder sizi, yoksa;
"Bu tren, neden tarifesinde yazan saatte gelmedi" demek mi?
Elbette… Arzu edilir ki bu tren, sizin köyün istasyonuna; tarifesinde yazan dakikada uğrasın… Ama, bu olamadığı zaman, sen kendin seç; üstünde oturduğun tepenin hangi tarafına doğru yuvarlanacağını… Bir taraf mutluluk, diğer yan hüsran!

Yani, önce şunu belirlemek gerekiyor: Sen, kuşunu seviyor musun sevmiyor musun?..
Seviyorsan, sesini de seversin. Duymazsın bile dilinin sürçmesini. Ve sinir krizleri geçirmeye niyetlenmezsin; söylediklerinin arka planındaki söylenmeyenler için!..

Hadi, gel! Sevdiğinin "sesini" dinle biraz da;
Her şeyi, hiç duymadıklarını duyacaksın inan ki; ve gülümsemek, sana daha kolay gelecek…

(Şimdi kuşunuza soruyorum)
Sana bakan bir sahibiniz var mı?.. Seviyor musun onu? Seninle konuşuyor mu? Peki sen cevap veriyor musun sahibine? Hoşlanıyor musun onun sesini dinlemekten?..
Peki, sana ne diyor?..

Kuşunuz eğer deseydi, sanırım şöyle derdi:
"Bilmiyorum ve umurumda da değil… Çünkü ben "onu" seviyorum, ve onun "sesini" seviyorum… Kulağımdan mantığıma değil; kulağımdan yüreğime ulaşıyor onun sesi. İşte ben bu yüzden onu daha çok seviyorum…"
Ne diyelim şimdi biz? Yani aşağıdaki iki şıktan hangisini tercih edelim:
A) Kuş kafası işte bu kadar çalışır…
B) Kuşlardan da öğreneceğimiz bir şeyler olabilir…

Stop
Muammer Erkul
05 Mart 2004 Cuma

 

2 yorum

  1. Muammer Abi, benim muhabbet kuşum var ve onu çok seviyorum benle konuşuyor, ben de onunla konuşuyorum.
    Zeynep Didem

  2. Sevgilinin sesi ne güzeldir. Ne çok şey anlatır.
    Ne çok yaraya merhemdir.

    a

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir