Şimdi, çeşitli meslek ve yaşlara sahip dostlardan notlar var önümde… Bana hoş ve ilginç geliyor bunlar. Ve neticede bu arkadaşlar da sizin parçanız…
Ilıkpembe’nin çıktığı 4 Temmuz Cuma gününden itibaren Çarşamba’ya kadarki bazı notları sizinle paylaşmak istiyorum.
Farklı bir renk, değişik bir nefes, ve çeşitli sesler olsun…
"Yarına kadar beklemek zor geliyor, Ilıkpembe’yi kucaklamak için. Arkadaşlarım bile sipariş vermeye başladı…" (Yıldız)
"Bugün yayınevine uğradım. ILIKPEMBE’den bir tane aldım. Bu akşam içeceğim…
…ILIKPEMBE’yi haftasonu okudum. Eline, yüreğine sağlık. Harika, çok keyifli. İçindeki en güzel yazılardan bir tanesi "kurban bayramı" yazısı idi. Çok etkilendim. İnşallah tez zamanda 80 baskı yapar. Selamlar… (A. Sırrı)
"Hastaydım. Fenalaştım, yeni ayıldım. O yüzden iki gündür kitabı alamadım. Oysa sabah 06:30’da yayınevinin kapısına gitmiştim "ben fanatiğim" diye.. Adam vardı bir tane ve gülmüştü, sabah olunca gel, demişti.. Oysa şaka değildi.. Ama hastalandım, zehirlendim tam 32 saat kesintisiz uyudum… Perşembe dahil, yeni evden çıktım.." (Halid)
"Harika bir şey bu, tebrikler… Daha nicelerine…" (Berna)
"Hakkında yazılanları okumak bana hem gurur veriyor; hem de kıskanıyorum. Senin için yazılabilecek en güzel şeyleri ben biliyormuşum gibi geliyor bana, ama yazamıyorum ve yazabilenlere gıcık oluyorum. Yazamasam da sen biliyorsun değil mi?" (Yıldız)
"Cuma sabahı köye giderken yolda gazeteyi okuyordum ki müjdeli haberi görünce öyle sevindim ki ama işte insan bu duyguyu anlatamıyo ki. Ama o anda o sevinçle ben bir bağırmışım ki anneme ”Muammer abim kitap çıkarmış” diye, kafamı kaldırdığımda bütün otobüs bana bakıyodu. Çok utandım ama olsun, birinin kitabın çıktığını ilan etmesi gerekiyodu. Canım abim, bişey söyliyeyim mi; ben var ya hakikaten seni çok seviyorum. Ilık sevgilerimiz pembe tebessümlerle birleşti ve işte, Ilıkpembe, biz "kardeşlerine" kavuştu!.." (Yasemin)
"Okumaya başlamışken, kapaktaki damlalar mı gözüme kaçıyor, yoksa ben mi ağlıyorum ne!..
ILIKPEMBE’yi okudum. Hayır yalnızca okumakla kalmadım, ruhuma yüklüyorum.." (Seda’nın annesi)
"Yeni eserlerinize bizim her zaman ihtiyacımız olduğunu lütfen unutmayın. "ILIKPEMBE"yi bize hediye ettiğiniz için teşekkürler…" (H. Öztürk)
"Ilıkpembe… Yine gönlündeki güzellikleri paylaşıyorsun bizimle, var ol! Ben de bugün pembe kıyafetler aldım kendime, kitabımızın güzelliğine. İyi yapmışım değil mi?.. İsmi çok rahatlatıcı bence… Sen İstanbul Olsaydın hâlâ, çıktığından beri elimde. Onu kucaklayıp "birlikte sevmek için" arkadaşlarıma götürüyordum ya akşamları!.. Şimdi, ikisini beraber yanımda taşırım artık. İsmi gibi rahatlatacaktır eminim gam dolu yüreğimizi.." (Meftun)
"Şimdi geldi kitabım, kavuştum sana…" (Nursal)
"Göördüüm, seni bidaha gördüm :)) Kapaktakiler ILIKPEMBE YAĞMUR DAMLALARI MI?.." (Ayşe)
"Yüreğinizden akan rengarenk sevgiler ve sizi sevenler eksik olmasın. Sevgiyi yaratana emanet olun, sizi seviyorum…" (Safiye)
Hep duamız odur ve sizin de öyle olsun ki; Allah bizi sevdiklerimizden ayırmasın, hiçbir zaman…
Stop
Muammer Erkul
11 Temmuz 2003 Cuma