Ramazan kuzularına…-2- [22 Temmuz 2012 Pazar]

Sevgili kuzu!
Sana bugün gül esansını anlatacağım. Ama sen, gülden daha güzel olan ve gül esansından daha güzel kokan, çok özel bir bilgiyi öğreneceksin…
Elbette, anlatılanı iyi dinlersen…

Gül esansı, neredeyse bütün güzel kokuların ana maddesidir. Onun için çok kıymetlidir. Ve sadece, kıymetini bilenlerin elindedir…
Gül esansını elde etmek için; gül bahçelerindeki güllerin yaprakları toplanmaya başlanır. Fakat binlerce yaprağı bir kilo bile gelmez çiçeklerin… Gereken ise, binlerce kilo gül yaprağıdır… Bunun için toplanıır, toplanır, toplanır taze çiçekler…
Sonunda, kaynayan suyun buharında damıtılır bu yapraklar… Tam dört ton… Yani dört bin tane bir kilo gül yaprağından, sadece bir kilo gülyağı çıkar… Dikeni bol gülün, yaprağı damıtılınca, geriye 4 binde bir oranında gül esansı kalır…

4 bin kilo gülde sadece bir kilo öz, yani gül esansı vardır ama; yüzlerce kilo sap, çöp ve diken vardır… İşi bilmeyenlerin, daha doğrusu uzmanından öğrenmeyenlerin vakitleri boşa geçebilir, çok canları yanabilir, hatta yaralanabilirler…
Bazı dini konular da işte bu duruma benzer. Ehlisünnet yolundaki gerçek âlimlerin sözlerine bakmayıp, kendi kafasına göre yorum yapan kimseler, bazı konularda çıkmaza girmişlerdir. “Kader” konusu bunlardan biridir.
Şimdi sen, benim güzel kuzum… Çok kolay, ama gül esansından bile güzel olan aşağıdaki şu bir cümleyi ezberleyeceksin… Ve bazılarının anlayamadığı bu “kader konusunu” öğrenmiş, bilmiş olacaksın.
Gerçek âlimlerin yolunda önemli bir adım atmaya hazır mısın? Öyleyse şunu sakın unutma: Kader; emir değil, ilimdir!

Yani Allahü teala, insanlara bir şeyi zorla yaptırıyor değildir. Sonsuz ilmi ve kudreti ile bütün olmuş ve olacakları bilmektedir… Fakat olacağı biliyor olmak, olması için emretmek demek değildir.
Yani, kader; emir değil, ilimdir…
Yani büyüklerimizden gelen öz bilgiler, sanki gül esansının bir damlası gibi güzel ve şifalıdır…

Stop
Muammer Erkul 
muammer.erkul@tg.com.tr
22 Temmuz 2012 Pazar