Kuşların şahı kartal, sörf yaparken göklerde,
Havuzlu bir villa ve bir kafes görür yerde.
Pike yaparak konar karşısına kafesin,
Sonra neler mi olur? Merak eden dinlesin…
Kartal der ki kafeste yaşayan minik kuşa;
“-Gel seni kurtarayım, eresin kurtuluşa.
Artık yaşa özgürce, benimle birlik uç ta;
Sona ersin esaret, sen bir kuşsun sonuçta…”
Şöyle cevap veriyor minik kuş içtenlikle;
“- Ben sizinle gelemem, unutun kesinlikle…
Ben burada mutluyum, sahibim bakar bana,
Hem ben uçma bilmem ki, uyamam asla sana…”
Kartal der ki bu sefer; “- elbette senin karar,
Ama uçmak başka şey, esaret akla zarar.
Nasıl desem! Sevinçle, özgürce kanat açmak,
İnan değer her şeye, göklerde öyle uçmak…
Hem sana öğretirim, uçmayı elbette ki…
Sen bir kuşsun, kuş için göklerde uçmak ne ki!”
Ve kartal devam eder anlatmaya gökleri,
Bir bir sayarak över, türlü güzellikleri…
Minik kuş dayanamaz, merakından “-peki!” Der,
Kartal açar kafesi, kuşu alarak gider.
Çok yüksek bir zirveye götürür minik kuşu,
Gördüğü manzaradan, kuşu kaplar bir huşu.
Kartal başlar ilk derse; “kanadı açacaksın,
Sonra tekrar kapatıp, böylece uçacaksın…”
Ders dinlerken minik kuş, gözleri ufka dalar,
Muhteşem bir manzara, rüzgâr tüyleri yalar.
Tam bu esnada işte, tuhaflık oluverir
Bizim kuş, kendisini boşlukta buluverir.
Kartal iter arkadan, kuş düşer uçuruma,
Şimdi neler olacak, hele bakın duruma…
İlk ders gelir aklına, kanadını açar kuş
Sonra tekrar kapatır, böylece başlar uçuş.
Bundan sonra ikisi beraber uçarlar hep,
Rabbim kuşa uçmayı, kartalı kılmış sebep…
Yıllar geçer aradan, birlikte uçarlarken,
Bir gün göl kenarında, tam da su içerlerken.
Gölün yüzeyi sanki ayna gibi aks yapar,
Bakarlar ki; suda tam iki tane kartal var.
Meğerse kartal imiş, bizim minik aslında,
Şimdi yetişkin olmuş, kartal olma faslında…
Yaşlı kartal, gelince pir-i fâni yaşına, Ölür!..
Ve genç kartalsa kalır yalnız başına.
O da bir gün uçarken gökyüzünde gönlünce,
Havuzlu bir villa ve bir de kafes görünce.
Şöyle bir pike yapar, konar kafes yanına,
Hemen girmeye başlar minik kuşun kanına…
…
Evet, dostlar aslında çoğumuz kartalız biz,
Kendi kafesimizde, mahkûmuz hapisteyiz…
Geni kartal olanın, yüreği durulur mu?
Göklerde uçmak varken, kafeste durulur mu?
Ama tercih sizindir; “ya özgürlük, ya kafes!”
Zaten hayat geçici, sayılı elbet nefes.
Var kendinin farkına, sen aslında “Kartal”sın
Kendini kuş sananlar, bırak kafeste kalsın…
Kadir Çetin