İçimde, acıtmıyordun canımı. Alışmıştım belki de böbreğimde taş gibi, külümde köz gibi, cebimde koz gibi… Hissediyordum hep, yokladıkça… Ve bir gün, mermi gibi çıktın, içimi boombooş bırakarak; yannndım!.. Ateşe döndüm!.. Ceylanın vurulması bir derin titremedir… Namlu ise, her haykırışında; bir fişek ateş yutar! İçimde, acıtmıyordun böyle canımı. En derinimde yatıyordun;Devamı

Yoklamaya geldim Toplamaya geldim; lacivert gözlerine düşürdüğüm yıldızlarımı!.. ….. Toplamaya geldim… Ve göz yaşlarım gibi onları biriktirip avuçlarımda; Koklamaya geldim!..  Geldim… Geldim işte; Lacivert gözlerine düşürdüğüm yıldızlarımı toplamaya geldim… ….. Geldim!.. Gözünün bebeği gibi kalıp kalmadığımı… Ve yani; Enginliğinin ortasında beni sarıp sarmadığını hâlâ, bir küçük karacık gibi; Yoklamaya geldim!..Devamı

Ne mümkün? Veya; Zehirli Su… Yahut; Senli Ben… Ya da; Benli Sen… Her ne ise, ismi önemli değil zaten! (BİR KÂSE SUYA DÜŞEN BİR DAMLA ZEHİR GİBİ; GAYRI SENİ İÇİMDEN SÖKÜP ATMAK NE MÜMKÜN?..) Nasıl damlarsa zehir bir kâse suya; İçime, öyle damladın… ….. Ve nasıl karışırsa soluğa, nasıl karışırsaDevamı