Aşk-ı Mevlâna – Tuba Karabey |
Sıcak renklerin hâkim olduğu kapakla sarmalanmış Akış Yayınları’ndan çıkıp 139 sayfasıyla kitapçılarda yerini alıp İlk imza günü Şeb-i Aruz’da (17 Aralık 2007) yapılan ve Muammer Erkul’un imzasını taşıyan kitap; Aşk-ı Mevlânâ Aşk’a Dair Sözler… “Üç kitabın eşi yoktur… Bunlar, Kuran-ı Kerim ve Buhari-i şerif ve Celâlettin-i Rûmî’nin Mesnevisidir.” Abdüllah-i Dehlevî Hazretleri 1 Aşk-ı Mevlânâ; Mevlânâ Celâlettin-i Rûmî Hazretleri’nin yetmiş yedi bin beyitten oluşan kıymetinin ölçülemeyeceği nadide eseri Mesnevî’den aşk üzerine yazılmış olan beyitlerin titizlikle seçilmesinden oluşmaktadır. Giriş kısmını da bir bölüm olarak düşünürsek; Giriş, beyitlerin bulunduğu çerçeveli kısımlar, Mevlânâ Celâlettin-i Rûmî Hazretleri’nin hayatıyla eserlerini anlatan kısım ve de kitap boyunca adı geçen Büyüklerin anlatıldığı bölümlerden oluşmaktadır. Kitap her ne kadar böyle bölümlenmiş gibi görünse de aslında bir bütün içinde tatlı bir akışla usul usul ilerlemekte. Muammer Erkul’un diğer kitaplarında da görülen sohbet havası tarzındaki üslubu “şaşkıın”, “bitmeez” gibi kullandığı kelimelerle bir kere daha ortaya çıkmakta ve anlaşılır, sade cümlelerine bir hareketlilik kazandırmaktadır. “Aynı dili konuşanlar değil aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilirler” Hazreti Mevlânâ2 Aşk-ı Mevla’da yazarın özellikle dikkat ettiği hususlarda birisi ise kendi tabiriyle “her biri altın harflerle yazılmaya lâyık emsalsiz sözlerini suistimale imkân vermeyecek şekilde seçmesidir. Yazar bu konuda kendisini bir “karınca”ya benzeterek hassasiyetini kitabın giriş kısmında dile getirmiş. Sözlerinin bir kısmı şöyledir; “…Aynı kuşun ikinci kanadı gibi kendi seviyesine yakın olan dostuna, yani bir hak aşığına söylediği yükseklikteki… Ve yani, izahı elzem derinlikteki esrarlı sözleri; bizim gibi avamın önüne konursa, kılavuzsuz açılırsa acaba neler olmaz? … Giriş kısmının noktalandığı sayfadan sonra karşımıza el emeği göz nuru şeklinde tabir edebileceğimiz –teşbihte hata olmazmış – sayfalar çıkmaktadır. Değeri ölçülemez beyitlerin art arda sıralandığı sayfalar yazarın kendisinin çizmiş olduğu çerçevelere yerleştirilmiş. Kitap bu bakımdan önemli bir orijinalliye sahiptir ve alanında ilktir. Aşk üzerine yazılmış satırlarda; aşkın önemini, varlığını, cefalarını; aşık ve maşukun aşka bakışlarını, aşkın ebediyetliğini bulacaksınız. Çerçeveleri dolduran o eşsiz satılardan birkaçı şöyledir; Aşksız kalma ki ölü olmayasın. Aşkla öl ki diri kalasın. … Gerisi Aşk-ı Mevlânâ Aşka Dair Sözler’ de ! “Bu dünya tuzaktır tanesi de arzulardır.” Hazreti Mevlânâ4 Mevlânâ Hazretleri’nin hayatı babası Bahâeddin Veled ve Hazreti Celaleddin’in çocukluk döneminin anlatılmasıyla başlayıp; Belh’den göç edişleri, yolculuk esnasında Mevlânâ Hazretleri’nin kıymetli din büyükleriyle tanışması sırasını izleyerek Larende (Karaman)de son bulan yolculuklarıyla devam eder. Mevlânâ Celâlettin-i Rûmî Hazretleri’nin Gevher Hatun ile evlenmesi, Altunapa (İplikçi) Medresine yerleşmesi, Şemseddin Tebrizi Hazretleri ile karşılaşmaları, Tebrizi Hazretleri’nin gidişiyle büyük bir üzüntü yaşaması ve diğer olayların anlatıldığı bu kısımda dönemin tarihine de değinilmiştir. “Rumî ne demek?”5 başlıklı kısımda Mevlânâ Celâlettin Hazretleri’nin isminde bulunan Rûmî kelimesinin ne anlama geldiğini anlatılmaktadır. 1.ERKUL, Muammer. Aşkı Mevlânâ Aşk’a Dair Sözler. (2007) : Akış Yayınları.Syf 135. |
Eklenme Tarihi: 26.12.2007 Ekleyen: mehmetnuri
http://www.sanatalemi.net/Sayfala.asp?nereye=yazioku&ID=14244
|
2008-02-20