Bu yazıdan su damlar
Doğduğum günden beri yıkanıp durmaktaydım;
Ebem yıkadı önce bağırta bağırta, kafama sular döke döke…
Annem yıkadı sonra, teyzem yıkadı, ablam yıkadı…
Bahçede emeklerken, başıma düştüğünü hissedip, dilimle yalamaya çalışarak; kırpıştırdığım gözlerimle görmeye ve ne olduğunu anlamaya uğraştığım yağmur yıkadı.
Sonra kendi kendimi yıkayabilmeyi öğrendim…
Ama yağmur beni yine yıkadı.
Görüntümü önemsemeye başladığımda apar topar saçımı yıkar oldum…
Ardından gene yağmur yıkadı, sonra berberler yıkadı başımı ve kuaförler yıkadı.
Sıcak havalarda denize gittim, göllere girdim, derelerde oynadım… İskeleden düştüm bir kere, defalarca sandaldan itildim, gömüldüm her seferinde suların içine…
Havuzlardan veya plajlardan çıktıkça ya da maç ettikçe altında durduğum duşlar yıkadı beni…
Her yakaladığında, yağmur gene yıkadı.
Bahçe hortumlarıyla güya şakacıktan da yıkandım çok kere…
Bir sürahi suyu tepemden aşağı boca ettiğim de oldu.
Şelale altında durmak çok güzeldi gerçekten… Güneş kızdırırken beynimi, pet şişelerle kafamı ıslatmak da güzeldi.
Yağmurlar altında kollarımı açıp dönmek ise bambaşka.
Doğduğum günden beri yıkanıp durmaktayım ben…
Aslında bütün yıkanmalarım da güzeldi.
Şu kafam öyle çok girdi ki suların altına; tepemden aşağı bir göl yahut küçük bir deniz aktı dersem yalan olmaz!..
Şimdi ben hangisine şaşırmalıyım;
Neden doğduğum günden beri yıkanıp durduğuma mıı,
Yoksa üzerinden bunca su geçtiği halde, kafamda hâlâ nasıl olup da “pislik” barındırdığıma mı?..
Siz olsaydınız…
Yani benim yerimde siz olmuş olsaydınız, hangisine şaşırır,
Hangisine hayret ederdiniz?..
——————————————————
Posta kutusu
Başarı için
(… Bayıldığım bir mektup)
Size bu mektubu göndermemin amacı karşılıklı duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak. Aklımıza gelen soruları birlikte çözerek cevaplamaktır.
Muammer Bey, ben 14 yaşındayım ve 7. sınıfa gidiyorum. İsmim Merve Dede. her hafta bulduğunuz konularla ilgili yazdığınız köşe yazılarını beğenerek okuyorum.
Okulda yapmış olduğumuz münazaralarda sizin yazmış olduğunuz yazılardan yararlanıyorum, her seferinde karşı tarafı ağır yenilgiye uğratıyorum. Bu olaya öğretmenlerimiz bile şaşırıp kalıyor.
Şu anda yeni bir münazaraya daha hazırlanıyorum. Daha önce yazmış olduğunuz yazılardan yararlanıyorum. Bu konuda daha etkili ve kuvvetli olabilmem için sizin fikir ve düşüncelerinize ihtiyacım var. Konum; “Başarıya ulaşmak için çalışmak daha önemlidir.” Bu konuda bilgi ve düşüncelerinizi bekliyorum. Münazara yarın öğleden sonra olacak. (04.05.1999) yazınızı en geç 12.00’de (öğleyin) bekliyorum.
Saygı ve sevgilerimle, hoşçakalın.
Merve Dede-Çorum
Yardım etmeyi görev bilin
His, moral, beden bakımından yardıma muhtaç olanlara elinden geldiğince yardım et. Doğayı iyi incele; ihtiyaç duyduğun her çözüm (ibret alabileceğin) doğa disiplininde mevcuttur. Karınca ile ağustos böceğinin hikayesini bilirsin; karnı tok ve başarılı bir insan olmak istiyorsan onları örnek al.
Dikkatini beynine çevir ve kendine sor: “Ne biliyorum?” Bilginin seni istediğin yere ulaştıran bazen bir gemi, bazen bir tren, bazen fırtına gibi koşan at, bazen göklere yükselten bir kuvvet olduğunu göreceksin. Benliğinde her zaman utanma duygusu olsun. Utanmasını bilmeyen insandan her kötülük gelebilir.
Kendi kültürüne, öfrlerien sahip ol, onlara uy ve onları devam ettir. Kendi kültüründen uzaklaşmak, geleneklerini unutmak, baba ocağını söndürmeye benzer. Baba ocağını söndürme, tüttür. Ailene, okuluna, arkadaşlarına saygılı ve sadık ol, sevgide kusur etme. Neyi, nered, nasıl yapacağını iyi düşün. Okulda isen öğretmenlerine ve derslerine gereken ciddiyeti göster. Üniversitede isen kantinde, sokakta, orda burda zaman öldürme, derslere gir, araştırıcı ol, düşün, bul, üret…
Gönderen: GÜLSÜM KÜRKAYA
Bugünün diğer günlerden farklı olsun.
Olsun ama, biraz çaba!..
Gön: Aysun Civelek
Bul Beni’yi bulamadım
SORU: Yazılarınızdaki resminiz değişti, nedenini o kadar merak ediyorum ki, hangisi sizsiniz?
Bütün yazdıklarınızı bir “köşe yazısı defteri” haline getirdim. Bu yazıların sahibiyle aslında tanışmak isterdim. O kadar doğal ve sade ki, tam insanlara hitap ediyor bu yazılar. Fakat çok üzgünüm ki tüm aramalarıma rağmen kitabınız Bul Beni’yi bulamadım, lütfen bana bir yol gösterin çünkü sizin yazılarınızla yaşıyorum ben.
Tüm mutluluklar sizinle olsun.
Aygül Asutay
CEVAP: Yazıların başına koydukları hiçbir resme inanma… Bana en fazla benzeyen fotoğrafım kitabın arka kapağında. Bul Beni’yi bulmanın en kolay yolu da; 0212 522 94 95 veya 0212 527 02 07’yi araman. Sana gönderilecek kitapta göreceksin beni; sarkık yanaklarım ve fırfırlı başlığımla!.. Ve bir daha hiç şaşırmayacaksın.
Öğrendim ki
Olmak istediğim insan olabilmem çok vakit alıyor…
Stop
Muammer Erkul
24 Haziran 1999 Perşembe