Serâbın, suyunda yüzüm…
Kumm dolu gözüm… …..
Şarap kusuyor zamaan,,, ve içimde, şarapnel parçaları!..
Sıkıyorum dişimi.
Doğursam; "acı" çığlık atacak!..
…..
Korkarım ki görenler, beni vahşî sanacak…
Bedeni bedenimden kopup ayrılsın diye, doğurduğum bebeğin; dişle kemirdiğimi, göbeğinin bağını…
Kızgın zamanın kustuğu sıcak şarabın ortasında, beyni kaynayan meczuptan farksız iken;
Bir serâp buldum…
Ama, bilmek lâzım şimdi;
Serap mı benim hayâlim, yoksa ben mi serâbın bir sahnesiyim?..
Hayalden bir göl içinde kum dolu gözüm…
Kusulmuş şaraba kokan zamanın orta yerine şarapnel kusuyorum!..
İğnem, samanlığa saklanmış…
Samanlıktaki iğne,,, canıma batan!
…..
Benim "canııım" delinmiş; seninse haz akıyor diline, tenimin her deliğinden!.. Benim canım delinmiş; sense haz emiyorsun, parçalanan tenimden!..
Akrebin kuyruğu gibi; sivri dikeni gülün, bedeninden çıkıyor…
…..
Biliyorsun; canım yanıyor…
Ve biliyorum;
Yanması gerektiğinden yanıyor canım!..
Ben,,, seninle güzelim;
Dikenli,,, bir gül gibi!..
Stop
Muammer Erkul
25 Mayıs 2003 Pazar