Bu, deli değil ki, diye bağırdı hükümdar, şaşkınlıktan açılan gözlerle…
Herkes sustu. Mecnun rahatsızlıkla kıpırdadı. Sonra sessizlik daha da büyüdü… Hükümdar sırf sözü tekrar ona vermek için;
– Neden herkes sana “deli” diyor? Diye sordu.
Mecnun göz ucuyla bir an baktı ona ve ardından gözlerini boşluğa dikerek;
– Deliliğe “akıllı olmama hali” diyorlar, dedi… Peki, arayışında bile “aradığını bilmeme” halindeki kişilere de “deli” mi diyorlar?
Leyla’yı aramak, demek; “her şeye” seslenmek, demek…
Her şey şu ki; “şey” olup bilinen ve anlanan ve hayal edilebilen her ne varsa… Bunların her birine tek tek ve ayrıca hep birlikte seslenip;
“Sizin her birinizden ve hepinizden başka olandır Leyla”, demek…
Leyla’yı aramak; “Leyla olmayanları bilmek”, demek…
Her ne varsa Leyla olmayan; uzaklaştır… kaldır… sil… unut… yok et…
..ki Leyla’nı bulmaya doğru bir adım daha yaklaş!
Leyla, var;
Ama yokların ardında!
Her ne idiyse bulduğum;
O, Leyla değil!..
Kimseden çıt çıkmıyordu. Sanki nefesini bile tutmuştu herkes. Mecnun da konuşmuyordu şimdi. Hükümdar ise biraz şaşkın, biraz memnun, ama en çok da “derinlerin” tadı damağında kalmış olarak başını salladı ve;
– Konuş oğlum, devam et, şimdi tam sırasıdır, dedi. Bizler anlamasak da… Bu kapıdan çıktığında seni gene “deli” bilsek de, anlat bize kendini…
O zaman başını önüne eğdi Mecnun. Sanki gözlerini de kapattı. Heyecansız, duru bir sesle konuşmaya başladı…
– İyi yanmadığı için duman ve koku vererek baş ağrısı yapan odunkömürüne “marsık” denir ya, dedi… İşte ben de marsık gibiyim… Eğer iyi yansaydım ne dumanımı görürdünüz, ne kokumu duyardınız!..
Ama ben, sokaklarda ve çöllerde, böyle kararıp kalmış bir garip Mecnun’um.
Mecnun’um ki; ben ve benle beraber her şeyi yok biliyorum…
Ki; O’ndan gayrı her ne varsa, ayrılsın diye güzel adından…
Hiçbir şey yok, ve hiçbir şeyim yok.
Leyla, diye ismini söylemekten başka ne zenginlik isterim ki ben?
Bir solucan gibi; çıplak olarak, vücuduma tam uyacak delikleri giyinsem… Ve yine bir solucan gibi çamurları yalasam;
“Gitmektir” benim işim, biraz daha ileriye…
Çünkü Leyla’ya gidiyor bütün yollar!..
Çünkü “Leyla” diye, adını zikrettiğim zamanlar yaşıyorum ben asıl…
Stop
Muammer Erkul
17 Mart 2006 Cuma