Su tabancası [06 Temmuz 2003 Pazar]

Ahmet Sırrı benim iyi arkadaşım ya; her görüştüğümüzde oturup, sohbeti karıştırırız birer bardak demli çay gibi… Geçen gün dinledim, şöyle anlattı:
“Ağabeyimin kaynakçı dükkanında oturuyoruz, bir müşteri geldi. Yanında da küçük oğlu vardı. Çocuk elindeki su tabancasıyla sağa sola nişan alıp duruyordu.
Adam, tamir için getirdiği kırık bir aleti önümüze koyarken sordu:
-Bunu kaça kaynatırsın?
-Şu çocuğun elindeki tabancanın aynısından getir, başka ücret istemem, dedi abim…
-Deli misin ya, diye çıkıştı adam. Sen fiyatını söylesene.
-Dedim ya; tabanca!..
Çevrede başka kaynakçı yoktu. Adam çaresiz kalıp, kapıdan çıkarken “Peki, yap” diye homurdandı. Kaynak işi tam bitmişti ki, geldi adam. Abim sordu:
-Hani tabanca?
-Kardeşim, bu tabancanın fiyatı beş lira. Al sana on lira vereyim. Git kendine iki tane al!..
-Olmaz, dedi abim. Nasıl anlaştıysak, öyle. Hadi.. Nereden aldıysan, hem de aynısından!..
Adamın işleri bizde kaldı. Sinirle gidip yeni bir su tabancası getirdi.
-Buyur al, dedi. İçin rahat etti mi şimdi? Abim tabancayı aldı, ve ufaklığa hediye etti… Adam iyice şaşırdı şimdi.
-Benim oğluma mı hediye ediyorsun? Dedi.
-Evet.
-Niye?
-Çünkü, onun elindeki tabancanın haznesi delik. Bu haliyle hiçbir işe yaramaz. Kolay kolay sana yenisini de aldıramaz… Kaynak işi benden olsun.
Çocuk sevinsin yeter…” 

Nasıl? İyilik doldu mu içinize?..
Aslında buna benzer yetmiş beş tane hikaye Nesil’den çıktı, Ahmet Sırrı Arvas imzası ve “Sen Hiç Duvarlarla Konuştun mu?” ismiyle.
Yakında, ikimiz birlikte imza günleri yapmaya başlarız belki…
Sonra Murat Başaran da katılır bize, üçümüz imza günleri yapmaya başlarız, sonra Ömer Söztutan katılır, dördümüz bir olur buluşuruz sizlerle… Gürbüz Azak ağabeyimizi unuttuğumu mu sandınız, elbet o da bizlerle birlikte imzalar sizin için kitaplarını…
Heyecanlanın azıcık. Ve, iyi dinleyin beni:
“Sen Hiç Duvarlarla Konuştun mu” çok iyi bir kitap, ihmal etmeyin. İnsana insanlığı anlatan faydalı bir kitap… Bizim kitaplarımızı bulduğunuz her yerden temin edebilir veya 0212. 551 32 25 numaralı telefondan yardım alabilirsiniz… 

Ben, Cevdet Y. Söztutan’ın “Bir Deste Nükte” kitabını da gerçekten çok beğenmiş ve tavsiye de etmiştim sizlere. Şu an elimde, Babıali Kültür Yayıncılığı’nın bastığı “Gül Kül Oldu Bağdat’ta” var. Kapak çok başarılı, kağıt ve baskı güzel. Bir kitap için söylenebilecek bütün iyi şeylerin tamamına yakınını sıralayabilirim bu kitap için. Cevdet ağabeyimiz bu işi tertemiz yapıyor.
Kitap önce sandığım gibi kuru kuruya Irak savaşını anlatmıyor. Küçük bölümcükler halinde, sıkmadan Bağdat’ın tarihiyle başlıyor ve bizi günümüze kadar getiriyor. 10-15 sayfada bugünü bitirip edibe-edebiyata geçiyor. Ardındaki bölümde ise o topraklarda bulunan büyükler ile menkıbeler var. Yani Bağdat’tan Bağdat Caddesi’ne kadar konuyla ilgili bilmemiz gereken ne varsa derlemiş yazar ve parlak bir gümüş tepsi içine koymuş önümüze. Bize ise sadece okumak düşüyor, ama tabii önce satın alarak… BKY’nin telefonu: 0212. 454 21 65, 67, 69

Stop
Muammer Erkul
06 Temmuz 2003 Pazar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir