Sahipsiz mektuplar -3- [15 Haziran 2006 Perşembe]

Hani bir gün konuşuyorduk…
Şehrin en lüzumlu yerlerini, sokakta oynayan küçük çocuklardan öğrendiğini, konuşuyorduk, yabancıların…
…..
Gurur, pek çok şeye benzemez;
Tozlu yollarda yuvarlanan pasaklı çocuklar olmasaydı… Fakirler, hor görülenler olmasaydı;
..bilmedikleri bilinsin istemeyenler, kimseye soramazlardı!..
Hela, hamam, mescit, yatak bulamazlardı!..

Ne zaman ben de “höyt möyt” diye ahkam kesmeye başlasam; biri çıkıp gelir ve ucu havaya kalkmış olan burnumu sürtüverir duvara…
Canımı yakar!

Yazışırken, konuşurken; bildiğimizi iddia etmemiz gerekmiyor ki…
Varsın olsun, senin bildiklerini zaman içinde anlasın karşındaki…
Senin şehrine gelenler, bir elinle burnunu sildiğini görsünler hatta… Ama diğer elini onların “tutmuş olduklarından” emin ol sen!..
…..
Koca koca kervanları, küçücük eşekler çeker götürür, istedikleri yere…
Koca koca insanları da, küçücük çocuklar götürebilir!
Çünkü küçük çocuklar ile zayıf insanlar; rakip görünmez, tehdit olmaz dağlar gibi gururlara!..
Anlatabiliyor muyum burayı?..

Orduların yapamadığını kim yaptı Anadolu’da, biliyor musun?..
İsimleri bile zihnimizde birer şeref madalyası gibi duran kutlu büyüklerin ocağında pişmiş dervişler;
..ki açtılar, ..yorgundular, ..fakirdiler, ..zayıftılar, ..çelimsiz, ..gösterişsizdiler…
Bir tek sermayeleri vardı:
İnanıyordular!
…..
İnanıyor musun sen de; yine o büyüklerin himayesinde nasibine düşenlere?..
Şükrediyor musun?..

Hani kuşlar, özellikle leylekler “laka laka laka” yaparlar… Kafalarını kaldırır ve sanki konuşurlar yukarıda…
Geçenlerde gördüm, baktım ki; yavrularını (veya yuvada oturan eşini) besleyecekleri zaman böyle yapıyormuş leylekler. Meğer, böyle lakırtılar arasında, yediklerini çıkarıyorlarmış…
Çünkü dağ bayır dolaşırken;
Yuvada bekleyenlerin nasibi de onların kursağına doluyormuş!..
…..
İnce işler bunlar, ince işler…
Soranlara müjdeler olsun!..

Stop
Muammer Erkul
15 Haziran 2006 Perşembe


 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir