Bir çukurda yakalanıyorsun aniden bastıran yağmura… Her yönden bulunduğun bölgeye hücum eden çamurlu sular dizlerine, beline, göğsüne kadar yükseliyor…
Veya teknen deliniverince ansızın, denize gömülüyorsun.
İşte karar vermenin şimdi tam zamanıdır;
Ölmeyi mi seçeceksiin,
Yoksa, suyun üzerinde durmayı mı?..
Konuştuğumuz, aynen; "kendini, suyun üzerinde tutmaya çabalamak" gibidir… Nedir bu "kendimizi suyun üzerinde tutmaya çalışmak" gibi olan mevzu? Şudur:
Bulunduğumuz yerde sıkıntılar birikip yükselmeye başladığında moralimizi yüksekte tutmak…
Herşey yolundayken yüzme bilip bilmediğin bile önemsizdir… Ama sular seni kaldırıp, ayaklarının yer ile temasını kesmeye başladığında "karar vermenin" zamanıdır;
Yüzmeye… Veya, ölmeye!..
Seni bir çukurun içinde kıstıran sıkıntılara kararını sen, kendin vereceksin… Kendi istikbalin için NET olacak!
…..
Gerçekten sen, kendine şunu… Yani; "TERCİHİNİN ÖLMEK Mİ, YOKSA SUYUN ÜZERİNDE DURMAK MI" olduğunu söyledikten sonra, gerisi gelir zaten!…
Dünyanın en büyük sıkıntılarının senin başında olduğunu elbette biliyorum… Ama sen de şunu bilmelisin ki;
Bu dünyada insan sayısı kadar dünyanın en büyük sıkıntısı var!..
Bu "gerçek"ten çıkan sonuç bence şudur ki;
Şartlar ne olursa olsun, yapman gereken; MORALİNİ YUKARDA tutmaktır…
Yani her durumda SUYUN ÜZERİNDE kalmaktır!..
…..
Çünkü hiçbir istatistik;
Moralini yüksekte tutamayanların, problemler karşısında ayakta… Ve suyun üzerinde duramayanların, dalgalar karşısında hayatta kalabildiğini söylemiyor…
İşte onun için, hiçbir şartta havayla arana suyun girmesine asla izin vermeyeceksin!.. Çünkü hiçbir insan denizin altında yaşayamıyor; hiçbir balığın suyun dışında yaşayamadığı gibi!
Değil mi?..
Moralini yukarda tutmak; kendini, kabarmış dalgaların üzerinde tutmak kadar zordur…
Ama moralini yukarda tutmak; kendini kabarmış dalgaların üzerinde tutmak kadar da lüzumludur…
Stop
Muammer Erkul
06 Nisan 2002 Cumartesi