Ulaşamayanların, “sormayanlar” olduğunu sanırız genellikle. Yolunu şaşıranların çoğu, acaba neden “herkese soran” insanlar?..
Sormamak kibirden, ama şaşırtmak şeytandan… Vazgeçmek ise nefsinden; hadi var bakalım!..
Bilmediğin bir noktadasın. Sorduğun an fark ediyorsun ki, meğer herkes bu konunun uzmanı! Her kafadan da farklı sesler çıkıyor: “Filanca yere mi? Sen orayı bulamazsın! O hoo çok uzak, yol yakınken vazgeç. Geç kalmışsın bari şuradan git. Hayır o yol yanlış buradan git. O bilmez ben bilirim… İyi de sen zayıfsın, çok şişmansın, zenginsin, fakirsin, yaşlısın, gençsin, şusun, busun!..”
Soracaksın elbette. Fakat yolunu şaşıranlardan çoğunun; “herkese sorduğu için” sapıttığını unutmayacaksın! Ya hiç kimseye sormayanlar bulamıyor yolunu…
Veya herkese soranlar!..
Hedefin, bir elmas gibi parıldıyor hayalinde. Parlasın da zaten. Çünkü onun ışığıdır seni çeken, seni çağıran, kendi karanlıklarında sana arkadaş olan… Fakat ister kişi olarak, ister fırsat olarak, her ne olarak olursa olsun, elmaslar; yontulmuş ve ışıltılı halleriyle çıkmaz genellikle karşımıza; hissedeceksin!
Kararını bir kere vereceksin! “Çobanyıldızı’nın hangisi” olduğunu öğrendikten sonra, artık ondan gözünü ayırmamak senin sorumluluğun!
Kurulan cümlelerin süsü değildir doğruluğunun ölçüsü!
“Ahan da şurdan git” diyen birinin çene işareti bile kılavuzumuz olabilir…
Maharet, elması bulmaktır; fakat daha mühimi, onu bir değersiz cam parçası sanarak fırlatıp atmamaktır! Hayalin bir elmas gibi parlarken göğünde; yeterince yürürsen, mutlaka ona varacağına inanıyor kalmaktır!..
Sen, gözü yıldızında olduğu halde üç beş koyunuyla, yürüyen çoban gibi ol!..
Lüzumu kadar sor, kalbini dinle ve yürü.
Fakat sakın gözünü yıldızından ayırma!
Muammer Erkul
26 Eylül 2010 Pazar
KAZANANLAR “asla ve asla VAZGEÇMEYENLER…”
Yüreğini dinle ve YÜRÜ…
O seni istediğin en doğru yola götürecektir.
Hayaline EN YAKIN olduğun AN, sakın ola ki vazgeçtim, geri dönüyorum DEME…
Çünkü EN YAKIN YERDESİN.
Çoğu aldanışlar HEDEFE RAMAK kala olmuştur!
VAZGEÇENLER KAYBEDENLER…
Çoban yıldızı’M:)
Ama sen o kadar uzakta değilsin, bazen taa yanıma iniyorsun…
Bazen de hava bulutlu oluyor, görebilemiyorum seni…